fatality

English-Turkish Translation

  1. Noun ölümle sonuçlanan kaza/felaket/facia.
    There were several fatalities on the highways last weekend.

    bathing fatality: suda boğulma.
    road fatality: trafik kazası.
  2. Noun kaza sonucu ölüm, kazada ölenler(in sayısı).
    fatality rate: ölüm oranı.
    a rise in holiday highway fatalities.
  3. Noun öldürücülük.
    The fatality of many types of cancer has been reduced.
  4. Noun uğursuzluk, şeamet.
  5. Noun talihsizlik, kötü talih.
  6. Noun (feci) kader/kısmet/mukadderat/alın yazısı.
  7. Noun olayların önüne geçilemeyen /değiştirilemeyen akışı/cereyanı.
    a vain struggle against fatality.
  8. Noun kazada ölen kimse, kaza kurbanı.
    Luckily there were no fatalities. One of the fatality was a small child.
  9. Noun (bkz: fatalism ).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

case-fatality rate (CFR)
vaka-ölüm oranı Noun, Medicine
industrial fatality
sanayii kazalarında ölme oranı
industrial fatality
sanayi işçilerinin kaza sonucu ölüm oranı
industrial fatality
sanayi kazalarında ölme oranı
fatality of a collation
tahsilin akıbeti (tahsil edilmek üzere verilmiş çek , poliçe veya senetlerle ilgili tahsil işlemlerinin nasıl sonuçlandığı
fatality rate
ölüm oranı
English-Turkish phrases from Zargan's own database