genius

English-Turkish Translation

  1. Noun deha.
  2. Noun dâhi.
  3. Noun olağanüstü zeki kimse, özellikle zekâ ölçüsü ((bkz: IQ ))140'tan yukarı olan kimse.
  4. Noun üstün yetenek/kabiliyet/istidat.
  5. Noun (bir millet/çağ/dil vb. için) ayırıcı vasıf, özellik, karakter.
  6. Noun (bir kurumu, kuruluşu vb.) yaşatan ruh.
  7. Noun hayat boyunca insana eşlik ettiği farzedilen biri iyi diğeri kötü iki periden biri.
  8. Noun başka bir kimsenin/yerin/şeyin karakter, gidişat ve mukadderatını iyi veya kötü yönde etkileyen kimse.
  9. Noun cin.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

administrative genius
idari deha
child genius
dâhi çocuk
have a touch of a genius
dâhiyane niteliği olmak Verb
have a touch of genius
dâhi bir yanı olmak Verb
organizing genius
teşkilat kurma dehası Noun
stroke of genius
dahi işi
universal genius
dünya çapında dâhi
genius loci
bekçi, bir yerin bekçisi.
genius loci
bir yerin zihinde iz bırakan özel karakteri.
genius of the law
kanunun ruhu Noun, Law
have a genius for finance
mali konularda dehası olmak Verb
have a genius for languages
dil öğrenme yetisi olmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database