illness

English-Turkish Translation

  1. Noun hastalık, rahatsızlık, keyifsizlik.
    a serious illness: ciddî bir hastalık.
    illnesses of children:
    çocuk hastalıkları.
    suffer an illness: hastalanmak, hastalığa tutulmak, hastalıktan mustarip olmak.
    He suffered from long periods of illness: Uzun zaman hastalıktan mustaripti.
  2. Noun (bkz: wickedness, badness ), (bkz: evil ).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

foodborne illness
gıda zehirlenmesi Noun, Medicine
foodborne illness
besin zehirlenmesi Noun, Medicine
foodborne illness
gıda kaynaklı hastalık Noun, Medicine
(one) who is about to die of old age illness
gidici
be absent through illness
hastalık nedeniyle gelmemek Verb
be confined to the house by illness
hastalık yüzünden eve kapanıp kalmak Verb
be out on account of illness
hastalık yüzünden gelmemek Verb
be taken to bed with an illness
hastalığa yakalanıp yatağa düşmek Verb
be taken to bed with an illness
hastalanıp yatağa düşmek Verb
bring about an illness
yapmak Verb
chronic illness
kronik hastalık
chronic illness
illet
chronic illness
süreğen hastalık Noun, Medicine
come through a serious illness
ciddi bir hastalığı atlatmak Verb
communicate an illness
bir hastalığı bulaştırmak Verb
cost of illness
hastalık giderleri Noun
cost of illness
hastane giderleri Noun
cure someone of an illness
birinin bir hastalığını tedavi etmek Verb
develop an illness
bir hastalığa tutulmak Verb
diagnose (an illness
teşhis etmek Verb
diagnose (an illness
teşhis koymak Verb
die of an illness
hastalıktan ölmek Verb
discover the cause for an illness
bir hastalığın nedenini ortaya çıkarmak Verb
excuse oneself on the grounds of illness
hastalık yüzünden özür dilemek Verb
feel the effects of an illness
bir hastalığın etkilerini duymak Verb
feeling of illness
kırıklık Noun, Medicine
feign illness
hastalık numarası yapmak Verb
feign illness
temaruz etmek Verb
feigning illness
temaruz
foodborne illness
gıda zehirlenmesi Noun, Food-Kitchen
get over a serious illness
ciddi bir hastalığı atlatmak Verb
get over an illness
onmak Verb
get rid of (an illness
savmak Verb
have a return of an illness
(bir hastalığın) nüksetmek Verb
have a slight illness
biraz hasta olmak Verb
industrial illness
meslek hastalığı
insure against illness
hastalığa karşı sigorta etmek Verb
insure against illness
hastalık sigortası yaptırmak Verb
introduce an illness
bir hastalık getirmek Verb
introduce illness
bir hastalık getirmek Verb
introduce illness
hastalık getirmek Verb
languishing illness
takatten düşüren hastalık
last illness
öldürücü hastalık
light attack of illness
hafif hastalık
mental illness
akıl hastalığı Noun, Psychology
occupational illness
meslek hastalığı
on account of illness
hastalık yüzünden
phase of an illness
bir hastalığın safhası Noun
precipitate illness
bir hastalığın oluşmasını hızlandırmak Verb
predisposed to illness
hastalığa eğilimli
previous illness
(sigorta) eski hastalık
rally from an illness
bir hastalıktan toparlanmak Verb
recover from an illness
iyileşmek Verb
recover from an illness
hastalıktan iyileşmek Verb
serious illness
tehlikeli hastalık
severe illness
ağır hastalık
sham illness
uydurma hastalık
terminal illness
ölümle sonuçlanan hastalık Noun, Medicine
illness costs
hastalık masrafları Noun
be compelled by illness to resign
hastalık yüzünden istifa etmek zorunda kalmak Verb
be compelled by illness to resign
hastalık yüzünden istifa zorunda kalmak Verb
his illness put him out of action for six weeks
hastalığı onun işinden altı hafta alıkoydu
his illness was diagnosed as bronchitis
hastalığa bronşit tanısı konuldu
English-Turkish phrases from Zargan's own database