immigration

  1. Noun içeri göç (Kaynak: Evrim Çalışkanları)
  2. Noun göç, hicret, göçme, hicret etme, dışarıdan gelip yerleşme.
  3. Noun göçmen kafilesi.
göç etme yasağı
göç yasağı
İltica ve Göç Bürosu Noun, Organizations
(US) Göçmen Bürosu komiseri
göçleri durdurma
göç sınırlamaları Noun
göç yasağı
göç dalgası Noun
(Br) göçmen kanunu
göçmen bürosu görevlisi
göçmen kontrolü
göçmen kontrolu
göçmen bürosu Noun
göçmen sorunu
göç kanunu
göçmen kanunu
göçmen bürosu Noun
göçmen bürosu memuru
göçmen bürosu sorumlusu
göçmen kimliği belgeleri Noun
göçmen izni
göçmen politikası Noun, Politics-Intl. Relations
göçmen nüfusu
göçmenlik muameleleri Noun
göçmen kotası Noun
göçmen mevzuatı
göçmen kısıtlamaları Noun
göç kısıtlamaları Noun
göçmen vizesi
göçmen bürosunca alıkonulmak Verb
göçmen bürosunda alıkonulmak Verb
zapt (alacaklının , borç miktarını borçluya ait menkul malları üçüncü şahsın elinde bloke ettirmesi ,
malların bedelinden alacağın tahsil edilmesi ; g
Göç, İltica ve Vize Genel Müdür Yardımcılığı Noun, Organizations