immunity

General Agreement on Privileges and Immunities of the Council of Europe

Avrupa Konseyinin İmtiyaz ve Muafiyetlerine Müteallik Genel Anlaşma Noun, International Law

Second Protocol to the General Agreement on Privileges and Immunities of the Council of Europe

Avrupa Konseyinin İmtiyaz ve Muafiyetlerine Müteallik Genel Anlaşmaya Ek İkinci Protokol Noun, International Law

Third Protocol to the General Agreement on Privileges and Immunities of the Council of Europe

Avrupa Konseyinin İmtiyaz ve Muafiyetlerine Müteallik Genel Anlaşmaya Ek Üçüncü Protokol Noun, International Law

waive one's right to immunity

dokunulmazlık hak kından feragat etmek Verb

waive one's right to immunity

dokunulmazlık hakkından feragat etmek Verb

waiver of immunity

dokunulmazlıktan vazgeçme Noun, International Law

active immunity

etkin bağışıklık, aktif muafiyet.

active immunity

aktif bağışıklık Noun, Virology

diplomatic immunity

diplomatik dokunulmazlık, siyasî masuniyet.

enjoy diplomatic immunity

diplomatik dokunulmazlığı olmak Verb

fiscal immunity

vergi muafiyeti

governmental immunity

(US) devlet malzemesi gümrük muafiyeti

grant immunity

bağışıklık vermek Verb

herd immunity

sürü bağışıklığı Noun, Virology

judicial immunity

yargıç bağışıklığı Noun, Law

legal immunity

yasal dokunulmazlık Noun

legal immunity

yargısal muafiyet Noun, Law

legal immunity

yargı muafiyeti Noun, Law

legislative immunity

milletvekili dokunulmazlığı

legislative immunity

teşrii masuniyet

mantle of immunity

dokunulmazlık zırhı Noun, Law

parliamentary immunity

milletvekillerinin dokunulmazlığı

parliamentary immunity

milletvekili dokunulmazlığı

parliamentary immunity

parlamenter dokunulmazlığı

passive immunity

edilgin bağışıklık.

passive immunity

pasif bağışıklık Noun, Medicine

personal immunity

şahıs dokunulmazlığı

revocation of the privilege of immunity

dokunulmazlığın kaldırılması

revoke the privilege of immunity

dokunulmazlığını kaldırmak Verb

shield of immunity

dokunulmazlık zırhı Noun, Politics-Intl. Relations

under the privilege of immunity

dokunulmazlığa sığınarak

withdrawal of sb's immunity

birinin dokunulmazlığını kaldırma

immunity accorded to legislators

teşrii masuniyet

immunity bath

gelecekte bundan yargılanmamasını sağlayan dokunulmazlık izni

immunity bath

(US) tanık herhangi bir suçu itiraf ettiğinde

immunity from a disease

bir hastalığa karşı muafiyet

immunity from jurisdiction

yargı bağışıklığı Noun, International Law

immunity from legal process

hukuki süreçten bağışıklık Noun, Law

immunity from prosecution

dokunulmazlık

immunity from punishment

cezadan muafiyet

immunity from taxes

vergilerden muafiyet

immunity of corporation tax

(US) kurumlar vergisinden muafiyet

immunity of witness

tanığın kendisini cezai kovuşturmaya açık bırakacak konularda ifade vermekten çekinme hakkı

claim immunity from taxes

vergilerden muaf olduğu iddiasında bulunmak Verb

he claimed immunity from prosecution as a member of parliament

milletvekili sıfat ıyla kovuşturulmadan muaf tutulmasını istedi

judicial immunity of witness

mahkemenin bir tanığın kendisini tehlikeye düşürebileceğine kani olduğu bir durumda onu tanıklıktan muaf tutması