introductory

English-Turkish Translation

  1. Adjective giriş yerine
  2. Adjective giriş niyetine
  3. Adjective ilkel, ön, giriş/önsöz niteliğinde, tanıtıcı, tanıtma+, tanıtma/takdim gayesi güden.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

introductory campaign
tanıtma kampanyası Noun
introductory campaign
reklam kampanyası başlangıcı
introductory chapter
giriş bölümü
introductory clause
sözleşmenin giriş bölümü Noun, Law
introductory course
başlangıç kursu
introductory discourse
giriş konuşması
introductory election campaign
seçim kampanyası başlangıcı
introductory exercises
başlangıç alıştırmaları Noun
introductory guidelines
başlangıç esasları, ön kılavuz ilkeler Noun
introductory material
(reklamcılık) tanıtım malzemesi
introductory offer
yeni bir ürün ya da hizmetin ilk sunuluşunda satışı teşvik edici fiyat ve koşullar
introductory remarks
giriş düşünceleri Noun
introductory report
giriş raporu
introductory speech
giriş konuşması
introductory speech
açış konuşması
introductory steps
ilk adımlar Noun
introductory video
tanıtım filmi Noun, Marketing
introductory video
tanıtma filmi Noun, Marketing
introductory words
ilk sözler Noun
introductory year
başlangıç yılı
introductory year
yeni bir ürünün ya da reklam kampanyasının ilk yılı
English-Turkish phrases from Zargan's own database