karı

Turkish-English Translation

  1. woman
  2. wife
  3. lady
  4. spouse
  5. consort
  6. dame
  7. femme
  8. missis
  9. cow
  10. (law) married woman
  11. (vulg) broad
  12. feme
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(aşağılayıcı ifade) cadı karı
jade
defter karı
book profit
dönem karı
profit of the period
envanter karı
inventory profit
faaliyet karı
operating profit
geçmiş yıl karı
profit of the previous year
işletme karı
operating profit
koca veya karı
spouse
menkul kıymet satış karı
profit on sale of marketable securities
net işletme karı
net operating profit
net satıt karı
net sales profit
tahakkuk eden aksiyon karı
accrued dividend
tekel karı
monopoly profit
zina yapan karı
adulteress
karı koca
conjoints
karı koca
pair
karı koca
married couple
karı koca
couple
karı koca
husband and wife
karı koca arasında ortak mal ve mülk
acquets
karı koca arasında ortak mal ve mülk
community acquisitions
karı koca gibi yaşama
cohabitation
karı koca gibi yaşamak
to play at keeping house Verb
karı koca gibi yaşamak
to live and cohabit as husband and wife Verb
karı koca gibi yaşamak
to live as husband and wife Verb
karı koca hayatı
conjugal life
karı koca hayatı sürmek
to live in sin Verb
karı kocadan birinin ailesini terk etmesi
abandonment of one's family Noun
karı kocalık
the married state
karı kocalık
matrimony
karı kocalık görevi
conjugal duty
karı kocalık haklarının geri verilmesi
decree of restitution of conjugal rights
karı kocanın ayrılma belgesi
separation deed
karı kocanın birbirine karşı işlediği suç
crime against the other
karı kocanın birleşik vergiye tabi geliri
joint taxable earnings of husband and wife
karı kocanın ikametgâhı
matrimonial domicile
karı kocanın mal ayrımı düzeni
matrimonial property regime
karı kocanın mallarının vergilendirilmesi amacıyla ayrı ayrı kıymet takdir edilmesi için başvurmak
to apply for a separate assessment Verb
karı kocanın ortak meslek sahipliği
joint industry of husband and wife
karı kocanın ortak vergi matrahı
(US) joint return
karı kocanın seçtiği evlilik düzeni
matrimonial regime (US
karı ve kocadan birinin hukuki bir sebebe dayanmaksızın diğerinden ayrı yaşaması
subtraction of conjugal rights
karı ve kocanın kan hısımları arasındaki akrabalık ilişkisi
alliance
karı ve kocanın ortak borcu
community debt
karı veya kocanın şahsi malları
separate property Noun
(gelir vergisi) karı kocanın ortak vergi matrahı
joint return
başkasının karı veya kocasının baştan çıkarılması
alienation of affections
bir karı bulmak
to win a wife Verb
bir karı ile yedi çocuk geçindirmek
to keep a wife and seven children Verb
bir kimseyi karı veya kocasından soğutma
alienation of affections
evlilik dışı karı koca gibi yaşama
extra-conjugal cohabitation
medeni hukukta karı veya koca tarafından satın alma yoluyla
acquets
üfleyerek karı temizleyen makine
snowblower
1990 ticari kârı
trading profit for 1990
anomim şirket net kârı
corporate surplus
anonim şirket net kârı
company's surplus
banka kârı
bank earning
banka kârı
bank earnings
bayi kârı
dealer's margin
bilanço kârı
disposable pims
bilanço kârı
disposable profit
bir işten elde edilen kârı yeniden işe yatırmak
to plough plow back the profits one's earnings of a business Verb
bir kârı hesaplamak
to compute a profit Verb
bir ürün serisi içinde en fazla kârı getiren ürün
profit maker
bölüm kârı
departmental profit
bölüm kârı
departmental pims
Br kârı gerisingeri araştırma giderlerine ayırmak
to plow (plough ,) back pimss into resarch Verb
brüt ticaret kârı
gross trading profit
cober kârı
jobber's turn
çok yüksek hisse senedi kârı
top- heavy market
dağıtılmamış işletme kârı
income carried forward
defter kârı
book pims
defter kârı
paper pims
defter kârı
paper profit
defter kârı
book profit
departman kârı
departmental profit
dönem kârı
profit for the period Noun, Accounting
dönem kârı
income for the period Noun, Accounting
dönem kârı
profit of the period Noun, Accounting
dönem kârı
income of the period Noun, Accounting
Dönem Net Karı (Zararı)
Net Profit (Loss) for the Period Accounting
düşük faizle para alıp yüksek faizle işleterek kârı artırma
equity trading
düşük faizle para alıp yüksek faizle işleterek kârı artırma
trading on the equity
emisyon kârı
contributed surplus
enflasyon kârı
profit arising from inflation
enflasyon kârı
inflationist profit
enflasyon kârı
profit raising from inflation
faaliyet kârı
operating income Noun, Accounting
faaliyet kârı
operating profit Noun, Accounting
fabrika kârı
factory profit
faiz kârı
interest profit
füzyon kârı
consolidated profit
füzyon kârı
consolidation profit
hava şirketi kârı
airline earnings
ikinci elden satış kârı
resale profit
ilk kayıt defteri defter kârı
book of prime entry book profit
imalat kârı
manufacturing profit
imalat kârı
manufacturing pims
işletme kârı
business gain
işletme kârı
profits of business
işletme kârı
operating profit
işletme kârı
business profits
işletme kârı
operating pims
işletme kârı
business pims
işletme kârı oranı
operating profit ratio
işletme kârı vergisi
business profit tax
kâğıt üzerindeki kârı gerçek kâra dönüştürücü bir satış
realizing sale
kambiyo kârı
exchange profit
kambiyo kârı
market profit
kambiyo kârı sağlamak
to score an advance Verb
kârı alıp götürmek
to take profits Verb
kârı almak
to take profits Verb
kârı almak
to take pimss Verb
kârı azamiye çıkarma
profit maximization
kârı beyan edilenden daha yüksek oranda takdir etmek
to assess a business profit at a higher rate Verb
kârı birinin hesabına geçirmek
to place the profits to sb's account Verb
kârı birinin hesabına geçirmek
to place the pimss to sb's account Verb
kârı cebe atmak
to pocket a profit Verb
kârı cep be atmak
to pocket a profit Verb
kârı dağıtmak
to distribute pimss Verb
kârı dağıtmak
to divide pimss Verb
kârı dağıtmamak
to lock up pims Verb
kârı dağıtmamak
to retain the profit Verb
kârı dışardan kendi ülkesine transfer etmek
to repatriate pimss Verb
kârı dışarıdan kendi ülkesine transfer etmek
to repatriate profits Verb
kârı düşük tutmak
to hold down pimss Verb
kârı düşük tutmak
to hold down profits Verb
kârı eşit olarak bölüp dağıtmak
to prorate profits Verb
kârı genişleme harcamaları için ayırmak
to retain pimss for expansion Verb
kârı genişleme harcamaları için ayırmak
to retain profits for expansion Verb
kârı göstermemek
to conceal profits Verb
kârı göstermemek
to conceal pimss Verb
kârı hesaplamak
to compute pimss Verb
kârı işçiler arasında paylaştırmak
to allocate the pims among the employees Verb
kârı işçiler arasında paylaştırmak
to allocate the profit among the employees Verb
kârı kaldırmak
to reap a pims Verb
kârı oran üzerinden paylaşmak
to prorate pimss Verb
kârı paylaşma
sharing of profit
kârı paylaşmak
to divide the profits Verb
kârı paylaşmak
to split the pimss Verb
kârı paylaşmak
to split the profits Verb
kârı saptamak
to determine pimss Verb
kârı saptamak
to determine profits Verb
komisyoncu kârı
middleman's profit
konsorsiyum kârı
syndicate profit
kumar kârı
gambling profit
kumar kârı
gambling pims
likidasyon kârı
winding up pims
likidasyon kârı
winding-up profit
mali yıl kârı
profit of the business year
net bayi kârı
retail net profit
net faaliyet kârı
net operating profit
net faaliyet kârı
net operating income Noun, Accounting
net faiz gelirinin yüzdesi olarak faaliyet kârı
operating income as percent of net interest income Noun, Accounting
net safi işletme kârı
net operating profit
net satış kârı
net profit on sales
ödemeler dengesi kârı
balance of payments benefits
onun kârı
his assets
ortaklık kârı
partnership profit
sanayi kârı
industrial profit
sanayi kârı
industrial pims
sanayii kârı
industrial profit
satış kârı
sales pimss
satış kârı
sales profit
satış kârı
sales profits
savaş kârı
war profit
savaş kârı
war pims
sermaye kârı
capital profit
sigorta kârı
insurance profit
şirket kârı
company profit
şirket kârı
company pims
spekülasyon kârı
speculative profit
spekülasyon kârı
speculative pims
stok kârı
inventory profit
tahvil çıkarma kârı
bond dividends
tekel kârı
monopoly profits
tekel kârı
monopoly pimss
üretici kârı
manufacturing profit
üretici kârı
producer's surplus
vergi öncesi net işletme kârı
NOPBT Noun, Accounting
vergi öncesi net işletme kârı
net operating profit before tax Noun, Accounting
vergi sonrası net işletme kârı
net operating profit after tax Noun, Accounting
vergi sonrası net işletme kârı
NOPAT Noun, Accounting
yatırım kârı
investment profit
yatırım kârı
profit on investment
yatırımı kârı
profit on investment
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Bir erkeğin ... eş, zevce
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

kari
Okuyucu