kesfetmek

Turkish-English Phrases

(hastalık) başlangıç safhasında keşfetmek
to detect at an early stage Verb
araziyi keşfetmek
to make a reconnaissance Verb
araziyi keşfetmek
to reconnoitre the grounds Verb
bakıp keşfetmek
to sight Verb
bir işi araştıra araştıra keşfetmek
to fiddle over a job Verb
bir şeyin sır rını keşfetmek
to find the secret of doing sth Verb
birinin hilesini keşfetmek
to be up to one's tricks Verb
birşey keşfetmek
to come upon something Verb
birşey keşfetmek
to strike on something Verb
birşey keşfetmek
to strike upon something Verb
birşeyi keşfetmek
to come across something Verb
birşeyi keşfetmek
to come on something Verb
dünyayı yeniden keşfetmek
(to) reinvent the wheel Verb
keşfetmek
(secret) to find out Verb
keşfetmek
to pry out Verb
keşfetmek
to explore Verb
keşfetmek
to make discovery Verb
keşfetmek
to discover Verb
keşfetmek
to dope out Verb
keşfetmek
to scent a job Verb
keşfetmek
to come across Verb
keşfetmek
to detect Verb
keşfetmek
to spy Verb
keşfetmek
to discover something new Verb
keşfetmek
to descry Verb
keşfetmek
to find Verb
keşfetmek
to unearth Verb
keşfetmek
to find out Verb
keşfetmek
guess
keşfetmek
invent
kutup bölgesini keşfetmek
to explore the Arctic region Verb
mağara keşfetmek
to spelunking Verb
olanların aslını keşfetmek
to find out the precise facts Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

keşfetmek
Ortaya çıkarmak