kez

Turkish-English Translation

  1. volta
  2. time
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

ay da iki kez
twice a month
ayda bir kez
monthly Adverb
ayda iki kez
bimonthly Adverb
ayda iki kez
twice a month
birden fazla kez
multiply Adverb
bu kez
this time
çoğu kez
frequently Adverb
çoğu kez
usually Adverb
çoğu kez
often
çoğu kez
mostly Adverb
çoğu kez
mainly Adverb
günde üç kez
terdiurnal
haftada iki kez
half- weekly
iki ayda bir kez
bimonthly Adverb
ilk ve son kez
once for all
kaç kez
plenty of times
on kez
ten times
senede bir kez
annually Adverb
üstüste ... kez
... times in a row Adverb
yılda bir kez
yearly Adverb
yılda bir kez
annually Adverb
yılda iki kez
biannual
(av köpeğine) ilk kez kan tadı tattırmak
to blood Verb
(birinin) bir haberi ilk kez duymak
to be apparently news to sb Verb
(iflas) bir alacağın ikinci kez tebligatı
double proof
(kırık kemiği) ikinci kez yerine oturtmak
to reset Verb
(önerge) parlamentoda ilk kez okunmak
to be read for the first time Verb
(parlamento) ikinci kez okuma
second reading
anahtarı iki kez çevirerek kilitlemek
to double lock Verb
anahtarı iki kez çevirerek kitlemek
to double lock Verb
aynı suçtan ikinci kez yargılanamamak
not to be in jeopardy of life for the same offence
baskıya geçişten önce bir yazının son kez onaylanması
pass for press
baskıya gönderilmeden metnin son bir kez gözden geçirilmesi
copy preparation
bir dükkândan ilk kez alışveriş etmek
to handsell a shop Verb
bir dükkândan ilk kez alışveriş yapmak
to buy in a shop for the first time Verb
bir düşünceyi bir kez daha doğrulamak
to echo a sentiment Verb
bir işi bir kez daha ele almak
to touch up Verb
bir kanun tasarısını ikinci kez ele almak
to give a bill its second reading Verb
bir kanun tasarısını ikinci kez okumak
to give a second reading for a bill Verb
bir kez alınan para
nonrecurrent receipt
bir kez çıkan reklamın ücreti
transient rate Advertising
bir kez daha
once again
bir kez daha
yet again
bir kez daha denemek
to have another go Verb
bir kez daha düşünmek
to think twice Verb
bir kez daha ifade etmek gerekirse
to reiterate Adverb
bir kez daha incelemek
to further consideration Verb
bir kez daha saymak
to count over Verb
bir kez daha tekrarlanması için ücreti ödenmiş telgraf
repetition-paid telegram
bir kez gönderilen dergi ve gazeteler
transient periodicals and newspapers Noun
bir kez işlenen cezada uygulanan ilke
once in jeopardy
bir kez kullanıldıktan sonra atılacak mallar
single service
bir kez kullanılıp atılabilecek mallar
disposables Noun
bir kez kullanılıp atılacak mallar
disposable goods Noun
bir kez kullanıp atılacak mallar
disposable goods Noun
bir kez yayımlanan siyah-beyaz reklam ücreti
one-time black and white rate
bir konuyu ilk kez ele almak
to break fresh ground Verb
bir makaleyi basılmadan önce son bir kez gözden geçirmek
to sub-edit an article Verb
bir mülkün ikinci kez değer takdirini yapma
reappraisal
bir oyunu ilk kez oynamak
to premiere Verb
bir reklamı en az bir kez gören hedef grubun yüzdesi
net cover Noun
bir suçu ikinci kez işleyen kimse
second offender
bir suçu ilk kez işleyen kimse
first offender
bir suçun ilk kez işlenmesi
first offense Noun
bir yayımı ilk kez satın alan okurların sayısı
primary readership
birçok kez el değiştirmek
to pass through several hands Verb
birçok kez el değiştirmek
to pass through many hands Verb
birçok kez kullanılabilecek kredi
open- end credit
birini son kez görmek
to see the last of someone Verb
birinin topu üç kez ıskalamasını sağlamak
to strike out someone Verb, Baseball
birşeyi bir yere ilk kez sokmak
to introduce something into something Verb
birşeyi bir yere ilk kez sokmak
to introduce something to something Verb
birşeyi ilk kez denemek
to try your hand at something Verb
birşeyi ilk kez görmek
to set eyes on something Verb
birşeyi son kez görmek
to see the last of something Verb
dört kez evlenmiş kişi
quadrigamist
günde iki kez olan
semidiurnal
hayatta insanın eline bir kez geçecek fırsat
once-in-a-lifetime opportunity
hayatta insanın eline bir kez geçen fırsat
once-in-a-lifetime opportunity
iki kez katlanmış bir sayfa kâğıt
quarternion
iki kez kontrol etmek
to double-check Verb
iki kez kontrol etmek
to double check Verb
iki kez olan
semi
ikinci kez düzeltilmiş prova
revised proof
ikinci kez evlenen kişi
digamous
ikinci kez işlenen suç
(US) second offence
ikinci kez işlenen suç
second offense Noun
ikinci kez işlenen suç
second offence
ikinci kez kontrol etmek
to cross- check Verb
ikinci kez suç işlendiğinde
in case of a second offense Noun
ilk kez önceki Mart ayının en yüksek noktasını aşmak
to break through its previous March peak Verb
ilk kez yargı önüne gelen bir konu
case of first impression Noun, Law
indirimsiz bir kez yayımlanma ücreti
one-time rate Advertising
istenilmeyen ama gerekli olan bir şeyi son kez yapmak
to get over with Verb
kanunlaşmış bir metnin ilk kez yayımlanması
slip laws
kendisine sadece bir kez kefil olunan alacaklı
single creditor
mecliste bir önergeyi ilk kez okumak
to read for the first time Verb
menkul değerlerin ilk kez satış için piyasaya arzedilmesi
primary distribution
ömür boyu bir kez ele geçecek fırsat
chance of a lifetime
onu iki kez denedi
he made two attempts at it
pek çok risk üstlenmiş ve en az bir kez iflas etmiş bir kişi
entrepreneurial veteran
sadece bir kez çıkan ilan ücreti
one- time rate
sadece bir kez çıkan ilan ücreti
one-time rate
satış temsilcisinin ikinci kez uğraması
call back
şehre ilk kez gelmek
to be fresh from the country Verb
senet yeniden ikinci kez kabul edilmediğinde
notion and protest
son bir kez üzerinden geçmek
to dot the i's and cross the t's Verb
son kez sahneye çıkmak
to take one's last curtain Verb
sosyeteye ilk kez tanıştırılan genç kız
debutante
suçun ilk kez işlenmesi
first offence
topu üç kez ıskalamak
to strike out Verb, Baseball
üçüncü kez bir görev süresi için tayin etmek
to elect to a third term Verb
yalnız bir kez sorumluluk yükleten ya da ayrıcalık veren
unilateral
yılda bir kez yayımlanan dergi
annuals
yılda stokun dört kez devretmesi
turnover four times a year
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Defa, kere, sefer
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.