kuşku

Turkish-English Translation

  1. Noun question
  2. doubt
  3. suspicion
  4. misgiving
  5. inkling
  6. scruple
  7. uneasiness
  8. surmise
  9. scepticism skepticism
  10. uneasy suspicion
  11. dubitation
  12. distrustfulness
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

kuvvetli kuşku
strong suspicion
sebepsiz kuşku
unfounded suspicion
sebepsiz kuşku
gratuitous suspicion
yerinde kuşku
well- founded suspicion
yerinde kuşku
reasonable doubt
yerinde kuşku
reasonable suspicion
yersiz kuşku
groundless suspicion
yersiz kuşku
unfounded suspicion
kuşku altında olmak
to be under suspicion Verb
kuşku altındaki şahıs
person under suspicion
kuşku beslemek
to entertain suspicions Verb
kuşku duyan
dubious Adjective
kuşku duyma
impeachment Noun
kuşku duymak
to doubt Verb
kuşku duymak
to get suspicious Verb
kuşku duyulmaz
indubitable
kuşku izi
taint of suspicion
kuşku sahibi olmak
to harbo u r suspicion Verb
kuşku tohumları ekmek
to plant suspicion Verb
kuşku uyandıracak karakter
doubtful character
kuşku uyandıran şahıs
suspicious person
kuşku uyandırıcı
dubious Adjective
kuşku uyandırıcı
suspicious Adjective
kuşku uyandırıcı olmak
to be creative of suspicion Verb
kuşku uyandırma
impeachment Noun
kuşku uyandırmak
to cast suspicion Verb
kuşku uyandırmak
to fall under suspicion Verb
kuşku uyandırmak
to sound fishy Verb
kuşku uyandırmak
to arouse (be looked upon with) suspicion Verb
kuşku uyandırmak
to cast (throw) suspicion Verb
kuşku verecek biçimde bulanık
murky
kuşku yaratan
suspicious Adjective
kuşku yaratıcı
fishy
anormal derecede kuşku ve güvensizlik duyma
paranoia
bir ifadenin doğruluğunu kuşku konusu yapmak
to impugn the truth of a statement Verb
bir kuşku konusunun doğruluğunu incelemek
to verify a suspicion Verb
bir şey üzerinde kuşku uyandırmak
to cast a doubtful light on sth Verb
bir şeyi kuşku konusu yapmak
to call in question Verb
birinden kuşku duymak
to be suspicious of someone Verb
birinin hayatındaki kuşku uyandıracak gizli noktalar
shady point in sb's life Noun
birinin hayatındaki kuşku uyandıracak gizli noktalar
shady points on sb's life Noun
birinin iyi niyetini kuşku konusu yapmak
to impugn sb's good faith Verb
birşeyden kuşku duymak
to be suspicious of something Verb
her türlü kuşku olasılığını bertaraf etmek
to exclude all possibilities of doubt Verb
kredi isteyen birinin sorumluluk durumunu kuşku konusu yapmak
to question on the responsibility of someone seeking a loan Verb
kredi isteyen birinin sorumluluk durumunu kuşku konusu yapmak
to question the responsibility of someone seeking a loan Verb
küskü
long
küskü
pointed bar
küskü
(fire) poker
küskü
crowbar
küskü
poker
küskü
handspike
maşa ile küskü
hammer and tongs
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Gerçeği tam ... endîşe, şüphe
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

küskü
Taş, duvar vb