Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
lull
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
uyutmak, ninni ile/pışpışlayarak uyutmak.
The mother lulled the crying baby.
lull to sleep
:
ninni söyleyerek uyutmak.
yatış(tır)mak, uyuş(tur)mak, sakinleş(tir)mek, teskin etmek, sükûnet bulmak.
lull a person's fears/suspicions.
The wind/sea was lulled.
(aldatıcı/geçici) güvenlik duygusu vermek, oyalamak.
sessizlik, sükûnet, sakinlik, yatış(tır)ma, uyuş(tur)ma, uyu(t(ma, sakinleş(tir)me.
a lull in a storm.
durgunluk.
a lull in a business.
aralık, fasıla, ara verme.
in the lull
: aralığında, fasılasında.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
lull in business
işte durgunluk
lull in business
kesat durum
lull in conversation
konuşmalarda bir ara yer alan sessizlik
lull in fighting
kavgada ara
lull in the storm
fırtınanın dinmesi
lull in the wind
rüzgârın kesilmesi
lull sb's suspicions
birinin kuşkularını gidermek
Verb
lull someone with false hopes
birini yalan vaadlerle uyutmak
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.