lurch

  1. sars(ıl)ma(k), salla(n)ma(k).
    The car gave a sudden lurch and overturned: Araba ânide sarsıldı ve devrildi.
  2. yalpa (yapmak), yalpalama(k), sendeleme(k), ânide bir yana yatma(k).
  3. çıkmaz, müşkül/güç durum.
    to leave (someone) in the lurch: (birisini/dostu/ortağı) yüzüstü bırakmak,
    güç bir durumda terketmek.
  4. (oyunda) yenilgi, hezimet, bozgun, hiç sayı kazanmama veya rakibinden çok geride olma.
  5. hile/sahtekârlık yapmak, aldatmak.
  6. çalmak, aşırmak, hırsızlık yapmak.
  7. pusu kurma(k), pusuya yatma(k), hırsız gibi gizlenme(k), sinsi sinsi gizlice yaklaşma(k).
yaya kalmak Verb
(bir dostu) zor durumda yüzüstü bırakmak Verb
kalleşlik etmek Verb
yaya bırakmak Verb
orta da bırakmak Verb