peg

English-Turkish Translation

  1. Noun (tahta) çivi, (ağaç) kazık.
  2. Noun askı, kanca.
    clothes peg: elbise askısı, çamaşır mandalı.
    a hat peg: şapka askısı.
    off-the-peg
    clothes: hazır elbise.
    Off-the-peg clothes are usually cheaper.
  3. Noun (telli çalgılarda) akort vidası.
  4. Noun vesile, bahane, sebep.
    a peg to hang a grievance upon: şikâyet/dert yanma vesilesi.
  5. Noun derece, mertebe.
  6. Noun sodalı viski veya konyak.
    poured himself down a stiff peg.
  7. Noun
    peg leg ile ayni anlama gelir. tahta bacak.
  8. Noun (beyzbolde) topu atış.
  9. Transitive Verb (tahta çivi ile) çivilemek, (ağaç çivi/kazık vb. ile) tutturmak.
    peg clothes on the line: çamaşırı ipe mandallamak
  10. Transitive Verb kazıklarla işaretlemek, kazık/çivi çakmak.
  11. Transitive Verb (kazıkla/çivi ile/sivri bir şeyle) delmek/vurmak.
  12. Transitive Verb (eşya/borsa fiyatlarını) sabit bir düzeyde tutmak, (fiyatlarda) istikrar sağlamak.
    peg prices: fiyatları tespit etmek.
  13. Transitive Verb (top, taş vb.) atmak.
    to peg stones.
  14. Transitive Verb (bir kimseyi) tanımak/bellemek/anlamak/sınıflandırmak.
    She pegged him as a big spender.
  15. Transitive Verb (oyunda) sayıları çivilerle işaret etmek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

peg one's production
ödevini başarıyla tamamlamak Verb
peg out one's claim
talebini bildirmek Verb
peg out one's claim
arz etmek Verb
(stringed instrument) tuning peg
mandal
adjustable peg
ayarlanabilir sabit kur
adjustable peg
kambiyo kurlarını düşürme
buy a suit of clothes off the peg
hazır elbise almak Verb
buy addres off a peg
hazır giyim eşyası almak Verb
clothes peg
(Br) elbise askısı
clothes peg
portmanto
clothes peg
çamaşır mandalı Noun, Textile Industry
come down a peg
alttan almak Verb
come down a peg
yumuşamak Verb
crawling peg
sürünen pariteler
crawling peg
sürünen partiler
crawling peg
(US) derece derece indirilen kambiyo kurları Noun
crawling peg
döviz kurunda zaman zaman ayarlama yapılması
currency peg
kur çıpası Noun, Banking
currency peg
döviz çıpası Noun, Banking
hat peg
şapka askılığı
mumble peg
çakı saplama: çakıyı atıp işaretli toprak veya tahtaya saplamaktan ibaret çocuk oyunu. Noun
not to stir a peg
parmağını kıpırdatmamak
off the peg
hazır elbise
on the peg
(askerlik) deliğe tıkılma
on the peg
(US) müsaade alınan süratte
square peg
uyumsuz
take down a peg
kibirini/gururunu kırmak, küçük düşürmek. Verb
tent peg
çadır kazığı
to hang a claim on peg
bahane göstererek hak iddia etme
to hang a grievance on peg
şikâyet vesilesi
to put someone on the peg
(askerlik , US) üstüne ihbar etme
to take (one) down a peg
(bir kimseyi) küçük düşürmek, utandırmak, mahcup/rezil etmek, kibirini/gururunu kırmak.
tuning peg
akort vidası.
wooden peg
ağaç çivi
peg a price
bir fiyatı sabit tutmak Verb
peg away at sth
(gayretle/azim ve sebatla/durmadan) çalışmak, çabalamak, çok gayret sarfetmek.
to peg away at homework.
peg down
kazığa bağlamak.
peg fass
alıp satmak suretiyle fiyatlarda istikrar sağlamak Verb
peg ladder
dayama merdiven
peg leg
peg ile ayni anlama gelir. tahta bacak.
peg leg
tahta bacak. Noun
peg leg
tahta bacaklı kimse. Noun
peg out
(a) (araziyi) kazıklarla işaretlemek/sınır çekmek, (b)
Brit. ölmek,
argo nalları dikmek.
peg out a claim
altın vb. keşfedilen araziyi kazıklarla çevirip üzerinde hak iddia etmek,
mec. hak iddia etmek.
peg out a line
bir çizgi saptamak Verb
peg out the ground plan
yatay kesim çizmek Verb
peg prices
alıp satmak suretiyle fiyatlarda istikrar sağlamak Verb
peg switch
çivili kesici
peg the exchange
kambiyo kuruna istikrar kazandırmak Verb
peg the highway
cadde boyunca gitmek Verb
peg the market
piyasada kurları sabit tutmak Verb
peg the pound
İngiliz Lirasının değerini sabit tutmak Verb
peg the value of the pound to the dollar
İngiliz Lirasının değerini dolara bağlamak Verb
peg the wage rates
ücret hadlerini dondurmak Verb
peg the wages
ücretleri sabit kılmak Verb
peg their exchange rates at par
kambiyo kurlarını saptanmış kurlar üzerinden değişmeden bırakmak Verb
peg top
topaç. Noun
peg tops
dar paçalı pantalon.
a round peg in a square hole
bulunduğu yere yakışmayan kimse.
a square peg in a round hole
makamına yakışmayan kimse.
a square peg in a round hole
uygunsuz, beceriksiz, hoyrat, bağdaşmaz (kimse).
Jo is a square peg in a round hole when he is playing
ball: Jo, top oynamakta çok beceriksizdir.
adjustable peg system
(US) kambiyo kurlarını düşürerek ayarlama sistemi
adjustable peg system
ayarlanabilir sabit kur sistemi
be a square peg in a round hole
(kişi) bulunduğu yere yakışmamak Verb
come down a peg or two
zavallı duruma düşmek Verb
come down a peg or two
önemsiz
crawling peg system
(US) derece derece kambiyo kurlarını indirme sistemi
off the peg clothes
hazır giyim
off the peg clothes
pretaporte
off the peg research
bir piyasa ile ilgili yeni araştırma bulguları elde etmek yerine elde mevcut verileri kullanarak hazırlanan pazarlama araştırması
sliding peg system
sürüngen kur sistemi
sliding peg system
kaygan kur sistemi
take down a peg or two
kasıntı birinin kibirini kırmak Verb
take someone down a peg or two
bir kimseyi küçük düşürmek Verb
to peg up (laundry) (on a clothesline
mandallamak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database