-
şaka, lâtife, takılma, yârenlik.
play prank on someone: birine şaka/azizlik yapmak.
-
kaba /kötü şaka, eşek, şakası.
-
çok süsle(n)mek, süslü/gösterişli giyinmek/giydirmek, donatmak/donanmak.
prank oneself up/out: süslenmek.
-
gösteriş yapmak, caka/fiyaka satmak.