rafting -> raft

  1. Maritime Traffic sal
  2. Noun sal.
    an inflatable rubber raft: şişirilmiş lastik sal.
  3. Noun kelek.
  4. Noun (bkz: life raft ).
  5. Noun beton bina mesnedi: yumuşak toprakta bütün bina temelini taşıyan beton kaide.
  6. Noun büyük miktar, yığın, sürü.
    raft of: çok, pek çok, muazzam, bir sürü.
    A whole raft of people came for drinks.
  7. Verb sal ile taşımak/nakletmek.
    raft the goods over to the island.
  8. Verb sal yapmak.
  9. Verb sal ile seyahat etmek/karşı kıyıya geçmek.
    They rafted the lake.
  10. Verb sal kullanmak.
  11. Verb (buz kütlesi) (a) bitki ve taşları denize sürüklemek, (b) üstüste yığılmak.
kazıklı radye Noun, Construction
kazıklı radye temel Noun, Construction
kauçuk şişme sal
cankurtaran sal: geminin acele boşaltılması vb. gibi acil durumlarda kullanılan sal. (Şişirilip kürekle
yürütülen kauçuk sandal gibi).
Noun
can salı Noun, Maritime Traffic
radye temel Noun, Construction