residual

  1. Adjective artık, artakalan, bakiye, fazla.
  2. Adjective, Mathematics kalan, iki sayının farkı.
    a residual quantity.
  3. Adjective tekrar kullanılan film/plâk için ödenen.
  4. Adjective, Geology artakalan: suda eriyen maddeler ayrıldıktan sonra geride kalan.
    residual soil.
  5. Noun artan/kalan sayı.
  6. Noun
    residuals: sakatlık, kalıntı, hastalık/kaza/ameliyat vb.'den sonra kalan iz.
  7. Noun, Mathematics (a) gözlem sonuçlarının ortalama değerden farkı, (b) teorik ve deneysel sonuçlar arasındaki fark.
  8. Noun
    residuals: tekrar kullanılan film, plâk, radyo/TV reklamı için sahibine ödenen ek ücret.
artık metodu
arta kalan aktifler Noun
bakiye talep
net defter değeri (bir sabit varlığın maliyetinden birikmiş amortismanlar çıkarıldıktan sonra kalan değer
net defter değeri
bakiye borç
bakiye talep
(US) mal bölümünden sonra açıkta kalan mülk
yan gelir
bakiye kalem
bakiye ödeme
yan ürün
ıskarta mal
geri kalan süre
çok tembel ya da yeteneksiz olmalarından dolayı istihdam edilmeleri ekonomik olmadığı için açıkta kalanların işsizliği
net defter değeri (bir sabit varlığın maliyetinden birikmiş amortismanları çıkardıktan sonra kalan değer
net defter değeri (bir sabit varlığın maliyetinden birikmiş amortismanlar çıkarıldıktan sonra kalan değer