rifle

  1. Noun (namlusu yivli) tüfek/top.
  2. Noun yiv.
  3. Noun
    rifles: tüfekli birlik, tüfekle mücehhez askerî kıta.
  4. Transitive Verb (namluya) yiv açmak, yivlemek.
  5. Transitive Verb yağma/talan etmek, çalıp çırpmak, soyup soğana çevirmek.
  6. Transitive Verb (bir kimsenin) üstünü aramak, ceplerini boşaltmak.
    They rifled my pockets.
  7. Transitive Verb toplamak, almak.
    The bees rifle the honey from the flowers.
hava tüfeği. Noun
tüfek dipçiği
birinin silahını elinden almak Verb
kanas silahı Noun, Military
kısa menzilli av tüfeği. Noun
tüfek atmak Verb
av tüfeği Noun, Hunting
Kentucky rifle Noun
geri tepmesiz tüfek Noun, Military
tüfek namlusu
bolt ile ayni anlama gelir. tüfek mekanizması, mekanizma tertibatı.
dipçik Noun, Military
atıcılık derneği
piyade alayı.
silah talimi
atış hendeği
piyade siperi.
poligon, atış poligonu/sahası.
tüfek dürbünü Noun, Military
tüfek atışı
tüfek menzili
dipçiklemek Verb
birine tüfek doğrultmak Verb