sína

Turkish-English Phrases

... hatıra sına
in memory of
... sıra sına göre
in the order of
arka sına bakmadan gitmek
to leave without looking back Verb
arka sına düşmek
to follow sb Verb
arka sına düşmek
to follow up (a matter Verb
banka sına talimat vermek
to instruct one's bank Verb
başarı sıra sına göre
in order of merit
beni görmeyi kafa sına koymuş
he is bent on seeing me
bir aracın arka sına çarpmak
to rear-end Verb
bir firma ile iş bağlantı sına girmek
to open up a business connection with a firm Verb
bir şey yapmayı kafa sına koymak
to be set on doing sth Verb
bir şeyin fazla sına sahip olmak
to have a surplus of sth Verb
birini koruma sına almak
to take someone under one's protection Verb
birinin çalışma sına engel olmak
to keep someone from work Verb
büyüklük sıra sına göre
in order of size
değer sıra sına göre dizmek
to arrange in order of value Verb
deniz kaza sına uğramak
to suffer shipwreck Verb
deniz kaza sına uğramış
shipwrecked
hissedarları olağanüstü toplantı sına çağırma
called meeting
İbn-i Sinâ
Avicenna Noun, Names
iki kişi ara sına girmek
to come between two people Verb
kafa sına koymak
to make a point of Verb
karşı sına çıkmak
to appear suddenly in front of one Verb
karşı sına dikilmek
to stand facing sb Verb
karşı sına dikilmek
to oppose Verb
konuşma sına devam etmek
to proceed with one's speech Verb
liyakat sıra sına göre
in order of merit
nokta sına koymak
to dot Verb
para ceza sına çarptırılabilir
liable to a fine
sayı sıra sına göre
in numerical order
Sina Yarımadası
the Sinai Peninsula Noun, Place Names
sıra sına koymak
to regard someone as being in a certain category Verb
tarih sıra sına göre dizmek
to arrange in chronological order Verb
trafik sıra sına girmek
to get into the line of traffic Verb
yaka sına sarılmak
to collar Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

sina
Safra ve balgam söktüren ve yaprağı ... kullanılan bir cins ot