skip

  1. Verb sıçramak, zıplamak, sekmek.
  2. Verb konudan konuya atlamak/geçmek.
  3. Verb gizlice kaçmak/tüymek.
    He skipped town without paying his debt: Borcunu ödemeden şehirden kaçtı.
  4. Verb (okumadan/görmeden vb.) geçmek, atlamak, meskût geçmek.
    He skipped Chapter 3 in the book.
  5. Verb (derste) bulunmamak, (dersi) kaçırmak.
    to skip a school class.
  6. Verb (su yüzeyinde) sek- (tir)mek.
  7. Verb bovling takımına kaptanlık yapmak.
  8. Noun sıçrama, zıplama, sekme, (su yüzeyinde) sek(tir)me.
  9. Noun konudan konuya atlama/geçme.
  10. Noun (okumadan/görmeden vb.) geçme, atlama, meskût geçme.
  11. Noun bovling takımı kaptanı.
  12. Noun küçük (balıkçı) gemi(si) kaptanı.
  13. Noun müz. bir saniyeden uzun fasıla.
hoplamak Verb
atlama bölgesi, ölü bölge, kısa dalga radyo vericisi civarında işaretlerin alınamadığı alan. Noun
kaçmak Verb
pek yakın, iki adımlık (mesafe). Noun