speedy

  1. Adjective hızlı, çabuk, süratli.
    a speedy recovery. I can drive speedier than him.
  2. Adjective acele, tez, seri.
    A speedy settlement of the strike is essential.
acele teslimat
acele gönderme
acele icra
acil şifa
çabuk iyileşme
acele çare
acele cevap
süratli muhakeme
kanunlara ve usule uygun olarak ve gereksiz gecikmelere yer vermeden yapılan muhakeme
süratli muhakeme Law
acele bakılan dava
hak ettiği cezayı acele vermek Verb
...'e acil şifalar dilemek Verb