Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
spill
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
(sıvıyı kazaen) dökme(k).
(kan) akıtmak/dökmek.
(her tarafa) saçma(k).
dökülme(k), saçılma(k).
Maritime Traffic
yelkeni boşaltmak.
düşme(k), düşürme(k).
(sırrı) açıklama(k), yayma(k), ifşa etme(k).
(bkz:
spillway
).
(attan vb.) düşme.
(bkz:
splinter
).
çıra, lamba yakmaya mahsus tahta parçası veya kâğıt.
tahta tıkaç, fıçı musluğu.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
spill one's guts
her şeyi açığa vermek
Verb
chemical spill
kimyasal madde sızıntısı
Noun, Environment-Ecology
oil spill
petrol döküntüsü
Noun, Environment-Ecology
spill a secret
bir sırrı açıklamak
Verb
spill money
para saçmak
Verb
spill over
dökülüp saçılmak
Verb
spill stocks
hisse senetlerini piyasaya çıkarmak
Verb
spill the beans
baklayı ağzından çıkarmak, bir sırrı açığa vurmak, yaymak, faşetmek (böylece bir planı altüst etmek veya
beklenen sürpriz etkisini yoketmek.)
He spilled the beans and she knew the party in advance.
spill the beans
baklayı ağzından çıkarmak, sırrı açığa vurmak.
spill the dope
baklayı ağzından çıkarmak.
(crowd) to spill over into a place
taşmak
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.