spin

  1. Verb, Textile Industry bükmek
  2. eğirme(k), bükme(k).
  3. (ağ) örme(k).
  4. (fırıldak gibi) dön(dür)me(k), çevirme(k), fırıldanma(k), fırıldatma(k).
    send one spinning: bir
    yumrukta olduğu yerde fırıldak gibi döndürmek.
  5. (sözü vb.) evirip çevirmek, döndürüp dolaştırmak.
    spin a yarn: masal okumak, martaval atmak, maval okumak.

  6. spin out: (zamanı) uzatmak, ertelemek, sürüncemede bırakmak.
    He spun the project out for over three years.
  7. (baş) dönmek.
    My head began to spin , and I fainted: Başım dönmeye başladı ve bayıldım.
  8. Aviation dönerek inmek/düşmek.
  9. (hızla) iniş, düşüş.
    Steel prices went into a spin: Çelik fiyatları hızla düşüyor.
  10. kısa gezinti, tenezzüh.
  11. tail-spin = tail spin ile ayni anlama gelir. dönerek diklemesine iniş.
  12. Physics fırıl: öğecikaltı parçacıkları kendi eksenleri etrafında döndüren açısal devinirlik/momentum.
havada döndürme: hasmını başından yakalayıp omuz üstünde döndürerek mindere fırlatmaktan ibaret güreş oyunu.
panik durumu
(uçak) yatay viril
(uçak) baş aşağı dalıştan sonra yatay duruma dönmek Verb
spin ile ayni anlama gelir. dönerek diklemesine iniş.
bir madeni paranın kalp olup olmadığını kontrol etmek Verb
masal anlatmak Verb
masal okumak Verb
(zaman) geçip gitmek Verb
dönen zoka ile balık avlama.
spin caster: dönen zoka ile balık avlayan. Noun
spinning ile ayni anlama gelir. fırıldaklı zoka ile balık avlama.
akıl hocası
çamaşır kurutma makinesi
santrfüj ile suyunu sıkmak Verb
bir diğerinin yan ürünü olarak ortaya çıkan bir ürün ya da teknoloji
üç anlamlı bir terimdir
rozetler
ikincisi
vb gibi iyi bilinen bir üründen yararlanmak düşüncesiyle üretilmiş bir ürün
bir şirketin bir bölümünden oluşmuş
ilki
ya da büyük bir şirketin mülkiyetinden ayrılmış bir şirket
yan ürün
yan ürün olarak üretmek Verb
üçüncüsü
tişörtler
yan ürünler Noun
kontrolden çıkmak Verb
konuşarak zamanı uzatmak Verb
suikast hazırlamak Verb
(US) hisse senetlerini piyasaya çıkarmak Verb
şişe yuvarlama oyunu: kızlarla oğlanlar arasında oynanan ve yuvarlanan şişenin ucunun gösterdiği kimseyi
öpmekten ibaret olan oyun.
iplik çekmek Verb
hisse senetleri piyasaya çıkartmak Verb
hisse senet dilerini piyasaya çıkartmak Verb