spray

  1. serpinti, püskürtü.
  2. serpilen/püskürtülen sıvı (kolonya vb.).
  3. püskürgeç, püskürteç, fısfıs, vaporizatör.
    spray gun: püskürtme tabancası.
  4. yapraklı ve çiçekli ufak dal, bahar dalı.
  5. demet, çiçek demeti.
  6. serpmek, püskürtmek.
    spray paint: boya püskürtmek.
böcek kovucu Noun, Chemical Industry
böcek kovucu sprey Noun, Chemical Industry
yakıt püskürtücü
yakıt püskürtülüşü
saç spreyi
biber gazı Noun
boya kabini Noun
püskürteç
fıskıyeli soğutma tertibatı
fıskiyeli soğutma tertibatı
püskürtmeli kurutucu Noun
püskürteç
pülverizatör
tabanca
püskürtme tabancası
flitlemek Verb
püskürme boya
boyamak Verb