teşvik etmek

Turkish-English Translation

  1. Verb to buck someone up
  2. Verb to cheer
  3. Verb to give countdown to
  4. Verb to lend countdown to sb
  5. Verb to countenance
  6. Verb to crank up
  7. Verb to egg someone on
  8. Verb to embolden
  9. Verb to exhort
  10. Verb to foster
  11. Verb to induce
  12. Verb to instigate
  13. Verb to lead on
  14. Verb to provoke
  15. Verb to second
  16. Verb to spark
  17. Verb to summon up
  18. Verb to tempt
  19. Verb to abet
  20. Verb to stimulate
  21. Verb to urge
  22. Verb to incite
  23. Verb to spur on
  24. Verb to give countenance to
  25. Verb to challenge
  26. Verb to encourage
  27. Verb to move
  28. Verb to promote
  29. Verb to prompt
  30. Verb to spur
  31. Verb to support
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

ağır sanayilerin gelişmesini teşvik etmek
to foster the growth of heavy industries Verb
bir girişimi teşvik etmek
to encourage an enterprise Verb
bir planı teşvik etmek
to promote a scheme Verb
bir tanığı yalan yere yemine teşvik etmek
to suborn a witness Verb
birini birşey yapmaya teşvik etmek
to prompt someone to do something Verb
birini birşey yapmaya teşvik etmek
to move someone to do something Verb
birini çalışmaya teşvik etmek
to incite someone to work Verb
birini daha çok çaba sarf etmeye teşvik etmek
to stimulate someone to a greater efforts Verb
birini daha çok çaba sarfetmeye teşvik etmek
to stimulate someone to greater efforts Verb
birini derslerini çalışmaya teşvik etmek
to encourage someone in his studies Verb
birini fikrini değiştirmeye teşvik etmek
to induce someone to change his mind Verb
birini gerçeği konuşmaya teşvik etmek
to admonish someone to speak the truth Verb
birini suç işlemeye teşvik etmek
to incite someone to a crime Verb
birini suça teşvik etmek
to instigate someone to a crime Verb
birini teşvik etmek
to make someone tick Verb
birini yalan yere tanıklık etmeye teşvik etmek
to suborn someone to commit perjury Verb
ekonomik gelişmeyi teşvik etmek
to promote economic expansion Verb
göreyim seni diye teşvik etmek
to put someone on his mettle Verb
halkı isyana teşvik etmek
to stir up the people to revolt Verb
halkı isyana teşvik etmek
to stir up a people to rebellion Verb
ihtilale teşvik etmek
to revolutionize Verb
ilerlemeyi teşvik etmek
to promote progress Verb
işçileri çalışmaya teşvik etmek
to urge the workmen Verb
işçileri çalışmaya teşvik etmek
to urge the workmen on Verb
işçileri patrona karşı ayaklanmaya teşvik etmek
to incite workmen against their masters Verb
işçileri patrona karşı ayaklanmaya teşvik etmek
(Br) to incite workmen against their masters Verb
isyana teşvik etmek
to institute a mutiny Verb
ithalatı teşvik etmek
to encourage imports Verb
sanayii teşvik etmek
to stimulate industry Verb
satışları teşvik etmek
to promote the sales Verb
suça teşvik etmek
to abet Verb
tekeli teşvik etmek
to foster a monopoly Verb
üretimi teşvik etmek
to stimulate production Verb
üretimi teşvik etmek
to encourage production Verb
yatırım faaliyetlerini teşvik etmek
to stimulate investment activity Verb
yerli sanayileri teşvik etmek
to foster home industries Verb
yüksek standart dıları teşvik etmek
to promote high standards Verb
yüksek standartları teşvik etmek
to promote high standards Verb
ahlaksızlığa teşvik etmek ahlaksızlık
to incite to a immorality piece of immorality Noun
Turkish-English phrases from Zargan's own database