winding

  1. Noun sarma, dolama, kurma, döndürme.
  2. Noun dönemeç, dolambaç.
  3. Noun sargı, sarım, dolam.
  4. Noun, Electronics sargı, bobin.
    a series winding: seri sargı, seri bobin
  5. Adjective kıvrımlı, kıvrıntılı, sarmal, dolambaçlı.
  6. Adjective helezonî, helisel, helis biçiminde (merdiven vb.).
alan sargısı: bir elektrik makinesinde üzerinden akım geçirilerek manyetik alan üreten sargı. Noun
iplik sarma makinesi.
(Br) dolambaçlı yol
kefen.
sargı
tasfiye
likidasyon
iflas masasının açılması
bir saatin kurulması
anlaşarak tasfiye
mahkeme marifetiyle tasfiye
masrafların tasfiyesi
âciz durumdakinin zararı
bir işin tasfiyesi
bir fonun tasfiyesi
bir işin tasfiyesi
(Br) bir terekenin tasfiyesi Noun
bir terekenin tasfiyesi Noun
şirketlerin tasfiyesi
şirketlerin aktiflerinin tasfiyesi Noun
tasfiye emri
işin tasfiyesi için verilen dilekçe
likidasyon kârı
tasfiye muameleleri Noun
tasfiye hâsılatı
tasfiye hasılatı
tasfiye hükümleri Noun
tasfiye ile ilgili mevzuat
tasfiye kararı
tasfiye kuralları Noun
tasfiye satışı
mahkeme gözetimi altındaki tasfiye
borçlunun işyerinin tasfiyesi
tasfiye muamelesi
dolaşık yol
tasfiye hesabı
tasfiye başvurusu
tasfiyenin başlangıcı
tasfiyenin başlangıç
cebri tasfiye
cebri tasfiye emri
bir şirketin tasfiyesinde muameleleri yapmak Verb
tasfiye sonrası bilançosu Noun
tasfiye sonu bilançosu Noun
tasfiye gerekçeleri Noun
gönüllü yapılan tasfiye sürecinde tasfiye işlemlerini yöneten memur
mahkeme marifetiyle yapılan tasfiyede görevli tasfiye memuru
tasfiye emri vermek Verb
tasfiye emir emri vermek Verb
kendi kendine kurulan saat
gönüllü tasfiye