yöneltmek

Turkish-English Translation

  1. set
  2. Verb to orient
  3. Verb to point
  4. Verb to shepherd
  5. Verb to superintend
  6. Verb to turn
  7. Verb to angle
  8. Verb to refer
  9. Verb to shift
  10. Verb to target
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

adımlarını eve yöneltmek
to direct one's steps towards home Verb
amaç bir şeyi bir amaça yöneltmek
to attribution of something to a purpose Verb
anteni yayın istasyonuna yöneltmek
to direct the aerial towards a station Verb
bakışlarını birşeyden yukarı yöneltmek
to look up from something Verb
bakışlarını yukarı yöneltmek
to look up Verb
başka tarafa yöneltmek
to turn away Verb
belirli bir amaca yöneltmek
to destine Verb
bir füzeyi hedefine yöneltmek
to guide a missile to its target Verb
bir şeyi manevralarla istenilen amaçlara yöneltmek
to manipulate something towards objectives Verb
bir soru yöneltmek
to address a question Verb
birine soru yöneltmek
to fire off a question at sb Verb
birini birşey yapmaya yöneltmek
to lead someone to do something Verb
birini birşeye yöneltmek
to lead someone into something Verb
birinin dikkatini bir şeye yöneltmek
to turn one's attention to sth Verb
birşeyi birine yöneltmek
to target something on someone Verb
birşeyi birşeye yöneltmek
to target something on something Verb
bütün çabalarını bir soruna yöneltmek
to focus one's efforts on a problem Verb
bütün enerjisini bir şeye yöneltmek
to channel all one's energies into sth Verb
dikkati başka yere yöneltmek
to call off the attention Verb
dikkatini başka konulara yöneltmek
to shift one's attention to other matters Verb
dikkatini bir şeye yöneltmek
to turn one's attention to sth Verb
dikkatini birşeye yöneltmek
to major on something Verb
dikkatini yöneltmek
to look into Verb
Doğu'ya yöneltmek
to orientate Verb
ekonomiyi tam istihdama yöneltmek
to move the economy toward full employment Verb
eve doğru yöneltmek
to set one's face for home Verb
füzeyi hedefine yöneltmek
to guide a missile to its target Verb
gemiyi yöneltmek
to con Verb
gücünü bir tarafa yöneltmek
to bend Verb
hitap etmek, yöneltmek
to address Verb
ilgi alanlarını bir amaca yöneltmek
to channel one's interest Verb
ilgisini bir yere yöneltmek
to channel one's interest Verb
ilgisini birşeye yöneltmek
to interest oneself in something Verb
kıyıya yöneltmek
to put ashore Verb
radyo yayınlarını belli bir yöne yöneltmek
to beam Verb
saf ateşi yöneltmek
to enfilade Verb
soru yöneltmek
to address a question Verb
telsizle polisi yöneltmek
to guide police by radio telephone Verb
ticareti bir ülkeden başka bir ülkeye yöneltmek
to divert a trade from a country Verb
topları bir şeye doğru yöneltmek
to play the guns on sth Verb
'ye yöneltmek
to shepherd toward Verb
yük vagonunu yükleme yerine yöneltmek
to spot a freight car Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Çevirmek, yönelmesini ... tevcih etmek
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.