Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
york
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun
eski bir İngiliz krallık hanedanı (1461-1485).
York boat
: Kanada'da Hudson Bay Co.'nun kullandığı
ağır kayık.
Yorkist
: York hanedanından.
York rite
: York âyini: Templar şövalyeliği pâyesine ulaştıran Mason bölümlerinden biri. (bkz:
Scottish rite
)
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
be off to New York
New York'a gitmekte olmak
Verb
involve sb's living in new york
birinin New York'ta oturmasını gerektirmek
Verb
Sergeant York
Çavuş York
Proper Name, Cinema
take one-s passage to new york
New York'a yola çıkmak
Verb
trade bewteen london and new york
(gemi) Londra ile New York arasında gidip gelmek
Verb
york antwerp rules
York-Antwerp Kuralları (müşterek avarya ayarlamasında uygulanan kurallar
Noun
York boat
nehir gemisi: Kanadada Hudson Körfezinde ve iç sularda yük taşımak için yapılmış kürekli gemi.
list securities on the New York Stock Exchange
New York Borsasında kote etmek
Verb
New York City
New York
Noun, Place Names
New York Convention on the Prevention and Punishment of Crimes against Internationally Protected Persons, Including Diplomatic Agents
Diplomatik Ajanlar Dahil Uluslararası Korunan Şahıslara Karşı Suçların Önlenmesi ve Cezalandırılması
Hakkındaki New York Sözleşmesi
Proper Name, Law
New York cut
kemiksiz sığır pirzolası.
New York Mercantile Exchange (NYMEX)
New York Ticaret Borsası
Noun
New York Stock Exchange (NYSE)
New York Borsası
Noun, Banking
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Turkish-English Phrases
Çavuş York
Sergeant York
Proper Name, Cinema
New York
New York City
Noun, Place Names
(gemi) Londra ile New York arasında gidip gelmek
to trade bewteen london and new york
Verb
(New York borsası) borsa simsarı
specialist broker
(New York borsası) Borsa Yönetim Kurulu
governing committee
(New York Borsası) günü gününe para ödenen simsar masası
money desk
(New York şehriyle ilgili) merkez dışındaki
upstate
birinin New York'ta oturmasını gerektirmek
to involve sb's living in new york
Verb
Diplomatik Ajanlar Dahil Uluslararası Korunan Şahıslara Karşı Suçların Önlenmesi ve Cezalandırılması Hakkındaki New York Sözleşmesi
New York Convention on the Prevention and Punishment of Crimes against Internationally Protected Persons,
Including Diplomatic Agents
Proper Name, Law
New York Borsası
The Big Board
Noun, Banking
New York Borsası
New York Stock Exchange (NYSE)
Noun, Banking
New York Borsasında kote etmek
to list securities on the New York Stock Exchange
Verb
New York Esrarı
The Naked City
Proper Name, Cinema
New York finans merkezi
Wall Street
Noun, Banking
New York hisse senedi piyasasının merkezi olan sokak
wall street
New York kentinde mali işlerin yoğunlaşmış olduğu kesim
street
New York kentinde reklam ajanslarının yoğunlaştığı cadde
Madison Avenue
Noun
New York kentinin takma adı
fun city
New York kentinin takma adı
big apple
New York Ticaret Borsası
New York Mercantile Exchange (NYMEX)
Noun
New York tiyatro çevresi
great white way
New York ve Chicago'daki Amerikan Milli Bankaları
central reserve banks
Noun
New York ve Chicago'daki merkez bankaları
central reserve bank
Noun
New York ve Tokyo borsalarını içine alan
global equities market
New York'a gitmekte olmak
to be off to New York
Verb
New York'a yola çıkmak
to take one-s passage to new york
Verb
New York'ta yıkılan İkiz Kulelerin bulunduğu arazi
ground zero
Turkish-English phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.