[confident]

emin, inanmış, kani, itimat eden, güvenen.
to be confident of success/of succeeding: başaracağına
güvenmek.
I am confident that he will succeed: Başaracağından eminim.
Sıfat
özgüvenli, kendine güvenen, kendinden emin, nefsine itimat eden.
a confident speaker. a confident
smile. The politician spoke in a confident voice.
Sıfat
atılgan, cür'etli, kendine aşırı güvenen. Sıfat
sırrını açıklayan/başkasına söyleyen. Sıfat
confidant. Sıfat
(İskoçya) ortak
başarıdan emin olmak Fiil