cleverest -> clever

Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. Sıfat zeki, akıllı, çabuk öğrenen, kavrayışlı.
    a clever student. to be clever.
  2. Sıfat mahir, maharetli, anık, yetenekli, istidatlı, müstait.
    be clever with one's pencil: kalemi kuvvetli
    olmak.
    be clever at mathematics: matematiğe istidadı olmak.
  3. Sıfat becerikli, usta, kabiliyetli.
    a clever worker.
    He is clever with his hands: Eli işe yatkındır.
  4. Sıfat yaratıcı, dâhiyâne, parlak.
    a clever idea.
  5. Sıfat uygun, münasip.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

describe someone as really clever
birini gerçekten akıllı olarak tanımlamak Fiil
clever and crafty
cin gibi
clever and mischievous child
şeytan
clever clever
zeki olmadığı halde zeki gözükmeye çalışan, aptal zeki.
clever remark
espri
clever stroke (of policy)
becerikli politik manevra
clever style
akıcı üslup
a clever move
iyi bir hamle
be clever at (food , bad , quick , slow etc) sth
bir şeyde becerikli olmak (marifetli , beceriksiz , eli çabuk , eli ağır vs olmak Fiil
be clever at card tricks
iskambil kâğıtlarıyla yapılan oyunlarda hünerli olmak Fiil
make a clever remark
espri yapmak Fiil
make a lot of the money by clever manipulations of the
stock market borsa oyunlarında büyük para kazanmak Fiil
too clever by half
çok zeki, fazlasıyla zeki.
That new boy offended everyone by being too clever by half.
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.