1. Sıfat yüce, yüksek, ulu.
    lofty mountains. lofty walls of the city.
  2. Sıfat ulvî, asil, çok yüksek (fikir vb.).
    lofty aims/ideals/sentiments. a lofty style.
  3. Sıfat gururlu, kibirli, azametli, çalımlı, kurumlu, mağrur, küçümser, tepeden bakan.
    a lofty appearance.
    in a lofty manner. He had a lofty contempt for others. I didn't like her lofty treatment of the visitors.
biri hakkında yüksek perdeden konuşmak Fiil