İsim (hareket ettiren) kuvvet, hız, hareket hızı, sürükleyici güç, itme, itiş, şiddet. As the rock rolled
down the mountainside, it gathered momentum: Dağın yamacından yuvarlanan kaya gittikçe hızlandı. The national struggle for independence is gaining momentum every day: Millî bağımsızlık mücadelesi gittikçe kuvvetleniyor/güç kazanıyor.
İsim, Fizik devinirlik, momentum: dönen bir cismin kütlesi ile hızının çarpımı.