1. İsim, Reklamcılık reklam
  2. ilân.
  3. teniste 40 ar sayı ile berabere kaldıktan sonra kazanılan ilk sayı.
banner reklam İsim, Reklamcılık
küçük ilân (bazen sadece
classified denir).
(US) renkli amblem
Avrupa Topluluğu'nun tüm ülkelerinde kullanılmak üzere hazırlanmış bir reklam
(US) yiyecek reklamı
(US) tam sayfa ilan
tam sayfa ilan
(US) (yayımcı) kendi reklamı
iş ilanı İsim, İnsan Kaynakları
dergi reklamı İsim
mobil reklam İsim, Reklamcılık
gazete ilanı İsim
gazete reklamı İsim, Matematik
küçük ilan vermek Fiil
küçük ilân.
gazeteye
dergiye
vb telefonla ilan vermek Fiil
metin reklam İsim, Reklamcılık
metin reklam İsim, Reklamcılık
geçiş sayfası reklamı İsim, Reklamcılık
ara reklam İsim, Reklamcılık
video reklam İsim, Reklamcılık
küçük ilân (bazen sadece
classified denir).
küçük ilân. İsim
seçkin pazar gazetelerinin eklerindeki reklamlara iliştirilmiş
kopartılabilen zımbalı kupon
saçmalarcasına, saçma/manâsız bir şekilde.
(Lat)'da
geçici olarak
reklam ajansı İsim, Reklamcılık
keyfî, arzuya/isteğe göre.
reklam engelleme yazılımı İsim, Reklamcılık
reklam kampanyası İsim, Reklamcılık
sonunda, nihayet.
sonunda, sonuna doğru.
buradan başlayarak sonuna kadar Zarf, Hukuk
(Lat) sonuna doğru (bir sayfanın , bölümün , vs
kampanya süresi İsim, Reklamcılık
özel, sırf bu maksatla, özellikle bunun için.
ad hoc committee: özel kurul, özel bir maksatla kurulan hey'et.
bir iş için bir defaya mahsus tayin olunan vasi
geçici vasi
belli bir olay için uygulanacak geçici tüzük
gelişigüzel girişimleri benimseme eğilimi
ciddi
köklü planların yerine kısa vadeli
özel, şahsî: bir kimsenin akıl ve mantığına değil, hislerine ve menfaatlerine hitabeden.
fikre değil şahsiyete hücum eden.
(Lat) mutabık
tarafların anlaştığını ifade eder
sonsuz/nihayetsiz olarak, ilânihaye.
reklam gösterimi İsim, Reklamcılık
sonsuz/nihayetsiz olarak, ilânihaye.
sonsuz/nihayetsiz olarak, ilânihaye.
başlangıçta.
başlangıçta.
bu arada, bu müddet zarfında, geçici olarak, muvakkaten.
bu arada, bu müddet zarfında, geçici olarak, muvakkaten.
geçici olarak, muvakkaten.
yağlılık, şişmanlık, yağlanma, yağ bağlama.
doğaçtan/irticalen/hazırlıksız söylenen şey.
istenildiği kadar, arzuya göre.
keyfî, arzuya göre.
zorunlu/mecburî/zarurî olmayan, ihmal edilebilir. Sıfat
keyfî, arzuya göre.
zorunlu/mecburî/zarurî olmayan, ihmal edilebilir. Sıfat
tuluat
(Lat) bir davada küçük bir çocuğu temsil etmeye atanmış vasi
harfiyen, aynen.
yer(d)e, mahalde.
yer(d)e, mahalde.
bıktırıncaya/tiksindirinceye kadar.
reklam ağı İsim, Reklamcılık
reklam network’ü İsim, Reklamcılık
ölü, merhum, müteveffa.
(Lat) imzalanmış olmasına rağmen ayrıntıları üzerinde henüz durulması gereken bir sözleşme için kullanılır
ileri bir tarihte dikkate alınmak üzere
ilgili, yerinde.
an ad rem remark: yerinde bir ihtar.
dolambaçsız, doğrudan doğruya, dobra dobra.
to reply ad rem: dobra dobra cevap vermek.
reklam geliri İsim
reklam sunucusu İsim, Reklamcılık
reklam alanı İsim, Reklamcılık
reklam harcamaları İsim, Reklamcılık
reklam birimi İsim, Reklamcılık
değere göre.
ad val. = ad valorem duty: değer /kıymet üzerinden alına gümrük resmi.
to pay
a duty ad val. = ad valorem: malın değeri üzerinden vergi ödemek.
değere göre.
ad val. = ad valorem duty: değer /kıymet üzerinden alına gümrük resmi.
to pay
a duty ad val. = ad valorem: malın değeri üzerinden vergi ödemek.
sabit vergi
malların ya da hizmetlerin toplam değeri üzerinden belirli bir oranda alınan vergi
değer üzerine navlun
vergi borcunun belirli bir oranla hesaplandığı vergi tarifesi
değer esaslı vergi
harfiyen, kelimesi kelimesine.
reklam görünürlüğü İsim, Reklamcılık
mülkiyetindeki veya zilyetliğindeki bir şeyi göstermeye mecbur etmek için açılan dava
bir davalıyı
geçici nafaka
belli bir dava için özel olarak tutulan avukat
celp müzekkeresi
geçici belge
ayni talep
belli bir amaç için tayin olunan vasi
geçici kayyum
muvakkat temettü
değerine göre yükleme
bir iş için bir defaya mahsus tayin olunan vasi
bir mağaza ya da mağazalar zincirinin kendi perakende reklamında verdiği ve ancak orada geçerli olan kupon
(Lat) konu ile ilgisi yok
birinin mahkemede tanıklık etmesi için mahkeme emri
(US) televizyonda reklam yasağı
televizyon reklam gelirleri İsim
televizyon reklam gelirleri İsim
  1. monniker
  2. nomen
  3. repute
  4. (fig) reputation
  5. (gram) noun
  6. İsim denomination
  7. substantive
  8. appellation
  9. noun
  10. İsim designation
  11. first name
  12. Bilgi Teknolojileri name
  13. reputation
  14. given name
  15. vocable
What's your name? Cümle
What's your name? Cümle
alias
byname
Christian name İsim
discreditable record
first name
suppositious name
pseudonym İsim, Dil ve Edebiyat
Christian name İsim
alias Bilgi Teknolojileri
first name
incognito
false name
fictitious name
byname
pet name
nickname Bilgi Teknolojileri
pseudonym
assumed name
anonym
(Fr.) sobriquet
stage name
agnomen
suppositious name
epithet
pen name
alias
feigned name
old name
Christian name İsim
misnomer
nominal
lottery sampling
lottery
lottery
drawing lots
to go under the name of Fiil
to gain reputation Fiil
naming
to call Fiil
noun phrase (NP) İsim, Dilbilim
ad valorem tariff
ad valorem tax
legal name
appellation
to name Fiil
to entitle Fiil
to denominate Fiil
to call Fiil
to earn a reputation Fiil
assumption of a name
to have a name Fiil
to bear a title Fiil
to entitle a book Fiil
to check off names on a list Fiil
to baptize Fiil
to assume a name Fiil
(intelligent service) what's your cover
to masquerade under a false name Fiil
pseudonymous
to go under an assumed name Fiil
full name
to rename Fiil
to rename Fiil

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

  1. Varlıkları birbirinden ayırmaya, tek tek veya ... karşılamaya yarayan kelime, isim
  2. Sayma, sayı, adet
  3. İsim-fiil, sıfat-fiil, ortaç, partisip