1. Fiil bağla(n)mak, bitiş(tir)mek, birleş(tir)mek, raptetmek.
    The scientist connected the wires and started
    the apparatus working. This road connect Ankara to İstanbul.
  2. Fiil : haberleşmeyi sağlamak.
    The telephone operator connected us.
  3. Fiil ilişki/ilgi kurmak, bağla(n)mak, katılmak, dahil olmak.
    to connect oneself with a group.
  4. Fiil
    connect with: (zihnen) aralarında bağlantı kurmak, ilgili zannetmek.
    She connects all telegrams
    with bad news: Bütün telgraflar fena haber getirecek sanır.
  5. Fiil (tren, uçak vb.) aktarması olmak.
    This flight connects with a flight for Montreal at Paris: Bu
    uçağın Pariste Montreale aktarması vardır.
  6. Fiil uyuşturucu madde alışverişi için direkt temas sağlamak.
fikirler arasında ilgi kurmak Fiil
bir firmaya ortak olarak katılmak Fiil
bir firmaya ortak olarak katılmak Fiil
trene aktarması olmak Fiil
bir trenle aktarma yapmak Fiil
kanalizasyona bağlama