dance

folk dances

halk oyunları İsim

a kind of folk dance

halay

a round dance

hora

apache dance

külhanbeyi/apaş dansı.

barn dance

(a) ambar dansı: çiftlik ambarlarında yapılan danslı toplantı, (b) halk müziği çalınıp oyun oynanan herhangi bir toplantı.

belly dance

göbek dansı.
belly dancer: çengi, göbek dansı oynayan. İsim

clog dance

step dansı, hantal ayakkabı veya takunya ile yapılan dans.

do a belly dance

raksetmek Fiil

drama and dance

konservatuar

fan dance

yelpaze dansı: çıplak veya yarı-çıplak bir kadının yelpaze kullanarak tahrik edici hareketlerle yaptığı İsim

folk dance

halk oyunları İsim, Eğlence

folk dance

oyun

folk- dance

halkoyunu

hat dance

şapka dansı, Meksika halk dansı: erkek, aşkını ilân için şapkasını yere atar, kadın kabul ederse etrafında İsim

interpretive dance

temsilî dans: bir hikâyeyi/fikri sembolik hareketlerle yorumlayan modern bir dans türü.

lead one a dance

kişisel çıkarı için zorluk çıkarmak,
mec. deveyi yokuşa sürmek.

lead someone a (pretty, merry etc.) dance

birinin başını derde sokmak, başına iş açmak.

lead someone a pretty dance

kendisi için faydası olmadan birine boşu boşuna oraya buraya sürükleyip cefa etmek Fiil

modern dance

modern/yeni dans, bütün vücudun kıvrak hareketleriyle soyut fikirleri ifade eden dans.

morris dance

(Kuzey İngiltere) halk oyunu. İsim

music for a belly dance

göbek havası İsim

perform a belly dance

göbek çalkalamak Fiil

perform belly dance

göbek atmak Fiil

private dance

sadece davetliler için balo

rain dance

yağmur dansı: Amerika kızılderililerinin yağmur yağması için yaptıkları âyin. İsim

round dance

vals gibi dönerek yapılan dans. İsim

round dance

halka şeklinde dizilerek oynanan oyun. İsim

snake dance

yılan dansı, Kızılderililerin yılanlarla yaptıkları dinî dans, yılankavi yürüyüşle yapılan dans.

song and dance

(a) şarkılı kısa oyun, (b)
k.d. uydurma mazeret, bahane.
make song and dance about sth.:

square dance

dörtlü dans, dört çiftin karşılıklı oynadıkları dans.

St, Vitus's dance

kore.

St. Vitus's dance

chorea ile ayni anlama gelir. bu hastalığın çocuklarda görülen şekli.

St. Vitus's dance

Kore hastalığı. İsim

sun dance

yaz başlangıcında güneşe tapma dansı.

sword dance

kılıç oyunu,
sword dancer: kılıç oyuncusu

tap dance

tepinme dansı, ayak uçlarını ve topukları yere vurarak oynanan oyun. İsim

tea dance

danslı çay.

the dance

dans sanatı.
Her whole life has been given to the study of the dance.

toe dance

bale.

war dance

(ilkel kabilelerde) savaşa hazırlık/zafer dansı. İsim

dance a round dance

hora tepmek Fiil

dance about with joy

tepinmek Fiil

dance after sb's whistle

birine ayak uydurmak Fiil

dance another time

başka hava çalmak Fiil

dance attendance on someone

üzerine titremek, her istediğini yapmak.
He was given a larger office and several assistants to dance

dance attendance on/upon someone

birinin etrafında dört dönmek.

dance band

dans orkestrası

dance floor

pist Dans

dance fly

dans böceği
(Empididae): çiftleşirken danseden ısırıcı böcek.

dance hall

dans salonu.

dance in attendance upon sb

birinin etrafında dört dönmek Fiil

dance macabre

(Orta Çağlarda) ölüm dansı.

dance music

dans müziği

dance of death

(Orta Çağlarda) ölüm dansı.

dance on nothing

asılmak, idam edilmek.

dance therapy

dans terapisi İsim, İstihdam

dance to sb's pipe

birinin dümen suyunda gitmek Fiil

dance to sb's time

birine ayak uydurmak Fiil

dance to sb's tune

birinin emrinde olmak Fiil

I'll make him dance to different tune

Ben ona gösteririm/dünyanın kaç bucak olduğunu anlatırım.

play the dance with sb

birine oyunlar oynamak Fiil