alçalan, azalan, inen, düşen, aşağıya doğru, gittikçe kötüleşen, daha kötü duruma yönelik. There is
a downward(s) trend in the economy: Ekonomi gittikçe kötüleşiyor. a downward(s) movement of the prices: fiyat azalışı. the downward(s) path to ruin: mahva sürükleyen yol.
yüksek bir yerden/durumdan) aşağıya doğru.
yere/tabana dönük/yönelik vaziyette. He lay on the floor face downward(s)s: Yüzükoyun yerde yatıyor.
(zaman) eskiden yeniye doğru, geçmiş zamandan bu yana/günümüze doğru/itibaren. from the 16th century
downward(s): 16'ncı yüzyıldan itibaren/bu yana. downward(s)s through the years: yıllar boyunca.