1. füsun, sihir, cazibe, çekicilik, parlaklık, göz kamaştırıcı dış güzellik.
    glamor = glamour of foreign
    countries. glamor = glamour of show business.
  2. sürükleyici heyecan.
    The glamor = glamour of being an explorer.
  3. büyücülük, sihirbazlık.
  4. afsun, büyü.
    to cast a glamor = glamour . The girls appeared to be under a glamor = glamour.
  5. büyülemek, teshir etmek.
  6. gözde (erkek/kadın) sanatçı, şahane hayat süren aktör/aktris.
  7. peri yüzlü, çok güzel/çekici yüzü olan kimse.
  8. gözde hisse senedi: değeri gittikçe yükselen ve iyi kâr getiren hisse senedi.