interchange

  1. değiş(tir)mek, mübadele etmek/edilmek.
  2. değiş tokuş etmek, teati etmek/edilmek, karşılıklı alıp vermek.
    interchange views/gifts/letters.
  3. yer değiştirmek, becayiş etmek/olmak.
  4. tevali etmek, birbirini izlemek, ardarda gelmek.
    to interchange severity with indulgence.
  5. becayiş, mübadele, değiş-tokuş.
    the interchange of commodities.
  6. kavşak, yol kavşağı, durmadan bir yoldan öbürüne geçmeye olanak sağlayan karayolu kavşağı (yonca yaprağı vb.).
bankalarla müşterileri ve endüstride satıcılarla alıcılar arasında faturalar
elektronik veri değiş tokuşu
ödeme emirleri ve fon aktarımları ile ilgili olarak elektronik sistemler aracılığıyla bilgi değiş tokuşu yapılması
takas komisyonu İsim, Rekabet Hukuku
mektup değiş tokuş etmek Fiil
kibar sözler teatisi
aktarma olanağı
veri değişim biçimi Bilgi Teknolojileri
Belge Değiştokuş Mimarisi Bilgi Teknolojileri