kaçak, firar halinde, (polisten) kaçmış, kaçıp izini kaybetmiş.
alelacele kaçmak, tüymek, sıvışmak, firar etmek, kaçıp izini kaybetmek.
(birine sözle/bedenen) saldırmak, üzerine atılmak, hücum etmek, darbe indirmek.
atılmak, hücum/taarruz etmek, yenmek, hezimete uğratmak,
k.d. tepelemek.
to lam out savagely against an invader.