lie in

lie in one's teeth

korkunç yalanlar söylemek Fiil

lie in one's throat

palavra sıkmak Fiil

lie in one's throat (or teeth)

çok yalan söylemek, korkunç yalanlar söylemek.
He's lying in his teeth: Baştanbaşa/hep yalan söylüyor.

lie in a small way

mütevazı hayat sürmek Fiil

lie in a warehouse

depo da saklanmak Fiil

lie in a warehouse

depoda saklamak Fiil

lie in ambush

pusuya yatmak Fiil

lie in ambush

pusu kurmuş olmak Fiil

lie in ambush

pusu kurmak Fiil

lie in franchise

(emlak) sahipsiz olmak Fiil

lie in grant

belgesiz devredilebilir olmak Fiil

lie in grant

ancak belgelere dayanarak devir ve temlik edilebilir olmak Fiil

lie in hospital

hastaneye yatmak Fiil

lie in prison

hapiste yatmak Fiil

lie in ruins

harap etmek Fiil

lie in ruins

harabe halinde olmak Fiil

lie in sb's line

birinin uzmanlığı içine girmek Fiil

lie in state

(cenaze) resmî bir yere halk tarafından ziyaret edilmek üzere konulmak.

lie in state

(büyük bir zatın cenazesi) herkesin görmesi için tabut içinde yatmak.

lie in the public interest

kamu yararına olmak Fiil

lie in the roads

demirde yatmak Fiil

lie in wait

pusuya yatmak.

not to lie in sb's way

birinin mesleği kapsamı içinde olmamak Fiil

lie about in heaps

öbek öbek olmak Fiil

lie through/in one's teeth

kasten/göz göre göre yalan söylemek.
They are lying in their teeth.

lie-in

sabahleyin geç kalkma, yatakta (uzun süre) yatma/uzanma. İsim

lie-in

(protesto için) yola yatma. İsim