çalmak, hırsızlamak, alıp götürmek, yürütmek,
argo araklamak.
He made off with some apples.
Thieves made off with her jewelry.
sıvışmak Fiil
biriyle kaçmak Fiil
birşeyi çalıp kaçmak Fiil
birşeyi alıp hızla uzaklaşmak Fiil
birşeyi alıp kaçmak Fiil
parayı alıp kaçmak Fiil
parayla sıvışmak Fiil
para ile kaçmak Fiil
üstünlük sağlamak, üstün gelmek, başa çıkmak.
He couldn't make a score off his opponent, who seemed
to know all his arguments already.
(US) başka bir marka mal gibi yutturmak Fiil
(US) kendi mallarını başka markalı mal diye yutturmak Fiil