1. delici, sivri, keskin (şey).
  2. etkileyen/nüfuz eden (kimse/şey).
  3. girimli, suyun yüzey gerilmesini azaltan (madde).
  4. cilde nüfuz eden/ deriden içeriye geçen (kozmetik vb.).
  5. Sıfat sivri, keskin, delici, delip geçen, içine işleyen, nüfuz edici.
    The cold is very penetrating = penetrant
    today. a penetrating = penetrant scream. a penetrating = penetrant glance.
  6. Sıfat zeki, anlayışlı, çabuk kavrayan, keskin zekâlı.
    a penetrating = penetrant observation/mind.
  7. Sıfat etkili, tesirli, müessir, keskin.
    a penetrating = penetrant medication.