lehte/taraftar olan kimse.
pros and cons: lehte ve aleyhte olanlar/öneriler/oylar.
olumlu/lehte oy veren kimse.
profesyonel.
a football pro . That actor's a real pro, and always gives a good performance.
geçici bir süre bir mevkii işgal etmek
Fiil
masraflar için verilen teminat
eşit olarak dağıtmak
Fiil
alacak borç faizleri
İsim
alacak borç faizleri
İsim
garameten
Zarf, Matematik
lehte ve aleyhte
Zarf, Hukuk
kamu yararına, umumun menfaati için.
hayır amaçlı çalışma
İsim
şekil/formalite icabı, formaliteye uygun şekilde.
önceden belirli bir şekil ve düzene göre hazırlanmış, proforma.
pro forma invoice: proforma fatura.
avukatın yetkili olmadığı bir yargı dairesindeki davada görev alma talebi
İsim, Hukuk
yalnız belli bir şey için
vatan için, vatan uğruna/aşkına.
orantılı olarak, belirli bir oranda.
nispet üzerine bölüştürme
belirli bir oran da tahsis
belli bir oran üzerine katılım
belli bir oran üzerine dağılım
nispet üzerinden ödenecek navlun
belli bir oran üzerine alınan prim
oransal olarak düşen hisse
orantılı olarak dağıtmak
Fiil
orantılı olarak bölmek
Fiil
orantılı olarak hesaplamak
Fiil
ortaklık namına
Sıfat, Hukuk
ortaklık adına
Sıfat, Hukuk
şimdilik, şu an için, geçici olarak, muvakkaten.
quid pro quos: karşılık, bedel, taviz.
İsim
quids pro quo: başka bir şeyin yerini tutan/alan nesne, eşdeğer, muadil.
İsim
bir oran üzere indirmek
Fiil