1. ertelemek, tehir etmek.
    put off an appointment.
  2. (a) ertelemek, sonraya bırakmak, tehir etmek.
    to put something off for ten days/until next month.
    I put off writing the letter. (b) baştan savmak, oyalamak, geciktirerek üzerinden atmak, savsaklamak.
    He put her off with vague promises: Müphem vaitlerle onu oyaladı. (c) (giysi) çıkarmak, (yolcu) indirmek, (d) (gemi) iskeleden ayrılmak, hareket etmek, denize açılmak, (e)
    put off something: bir şeyden tiksinmek, soğumak, ürkmek, ağzı yanmak.
    The smell of the drink quite put me off. (f) (ateş) söndürmek, (radyo vb.) kapamak.
alacaklılarını oyalamak Fiil
bir daveti iptal etmek Fiil
atlatılmak Fiil
oyalanmak Fiil
ertelenmek Fiil
kaçınma, mazeret. İsim
sallamak Fiil
bir duruşmayı bir hafta ertelemek Fiil
piyasaya sahte para sürmek Fiil
alacaklısına taksitle ödeme yapmak Fiil
bir toplantıyı ertelemek Fiil
bir ödemeyi ertelemek Fiil
rıhtımdan ayrılmak Fiil
kıyıdan açılmak Fiil
işletmeyi durdurmak Fiil
bir şeyi ayın son çarşambasına bırakmak Fiil
birine bir şeyi yamamak Fiil
maskesini düşürmek Fiil
gelecek haftaya ertelemek Fiil
(a) canını sıkmak, (b) (zorla) indirmek, alaşağı etmek.
bir şeyi bir kimsenin alacağına geçirmek Fiil
birinin kafasına bir darbe indirmek Fiil
birini kırmak Fiil
birinin plânlarını altüst etmek/akamete uğratmak.
birine planını değiştirmek Fiil
birini bir bahane ile yatıştırmak Fiil
boş vaatlerle birini oyalamak Fiil