birini şiddetle paylamak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kabataslak halinde olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kabaca 100 dolar etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kabaca 100 .- dolar etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        taslak halinde, bitirilmemiş, kabasaba yapılmış.
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yataksız/kuru yerde uyumak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birini olduğu gibi kabul etmek
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kaba sıva ile sıvamak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        müsvedde, karalama, taslak.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fırtınalı deniz yolculuğu yapma
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fırtınalı deniz yolculuğu
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kaba saba ama efendi adam
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir sözleşmenin kaba bir taslağı
                        
                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (giysileri) ütülemeden kurutmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        eti makbul olmayan/ticarî kıymeti olmayan balık.
                        
İsim                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yükü taşırken dikkatsizce davranma
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kabataslak yapmak, taslağını yapmak. 
 I'll just rough out the whole picture and you can do the details.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        avaryayı kabaca hesaplamak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        meşakkate/sıkıntıya katlanmak, rahatını feda etmek. 
 The boys will have to rough it at camp.
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kabataslak yapmak, taslağını yapmak. 
 I'll just rough out the whole picture and you can do the details.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        fırtınalı deniz yolculuğu
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (at ile ilgili olarak) nallarında kaymayı önleyen mıhları olan
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (sporda vb.) aşırı hiddet, kuralları hiçe sayma.
                        
İsim                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kaba ve hoyrat erkek homoseksüel(ler).
                        
İsim                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) birine şiddetle saldırmak/tecavüz etmek, (b) bozmak, dağıtmak, karmakarışık etmek. 
 He roughed  up the path by kicking at the stones. (c) (piyano vb.) kaba ayarını yapmak.
                        
                        
                     
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        şöyle bir kabaca hesaplandığında
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kabaca hesaplamak gerekirse
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kabataslak, aşağı yukarı, kaba bir tahminle/hesapla.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        zorlu bedenen çalışmaya hazır olmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir şeye çok içerlemek/kızmak, bir şeyi mesele yapmak.
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kaba bir tasarı hazırlamak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kaba ve kırıcı biçimde davranmak
                        
Fiil                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        zorluğa/meşakkate seve seve katlanmak. 
 One must take the rough with the smooth: Nimete erişmek 
 için meşakkate katlanmalıdır.
                        
                        
                     
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kötü kullanım yüzünden aşınmak
                        
Fiil