1. bir şey.
    something must be done about it.
  2. falan, küsur, bilmem kaç.
    Our train gets at two something: Trenimiz saat ikiyi bilmem kaç geçe varıyor.
  3. önemli/olağanüstü bir şey/kimse.
    Well, that's something! Bu cidden önemli bir şey!
    There is
    something in what you say: Sözünüzde bir gerçek payı var.
    That's something like a house: Ev dediğin böyle olur.
  4. bir dereceye kadar, biraz, bir nebze.
    something after the French style: Biraz Fransız üslûbunu
    andırıyor.
    He is something under sixty: Yaşı altmışa yaklaşıyor (altmıştan biraz aşağıdır).
tecerrüt etmek Fiil
birinin başına belalı bir iş açmak Fiil
bir şeyi kendisinin addetmek Fiil
bir şeyi birinin yüzüne vurmak, yüzüne karşı söylemek.
birşeyi birinin hesabına yazmak Fiil
bir şeyi birinin bakımına emanet etmek Fiil
bir şeyi çok istemek Fiil
bir şeyi boş vaktinde yapmak Fiil
bir şeyin riskini üstlenmek Fiil
bir şeyin riskinıüstlenmek Fiil
bir işi tek başına yapmak Fiil
ailesinin hatırı için bir şey yapmak Fiil
bir şeyi isteyerek yapmak Fiil
bir şeyi kendi irade gücü ile yapmak Fiil
bir şeyin sorumluluğunu üstlenmek Fiil
bir şeyi kendi inisiyatifi ile yapmak Fiil
bir şeyi kafasına uygun bulmak Fiil
programına bir şey sığdırmak Fiil
bir şeyi belleğine çakmak Fiil
içini dökmek, dert yanmak, derdini dökmek/açmak, açılmak, içindekileri açığa vurmak.
(a) bir şeyi başından atmak/savmak, (b) bir şeyden kurtulmak, (işi) tamamlamak.
el sıkarak anlaşmak, mutabık kalmak.
birine vasiyetinde bir şey vermek Fiil
birine vasiyetinde birşey vermek Fiil
bir şeyin girdisini çıktısını bilmek Fiil
bir şeyi çok iyi bilmek Fiil
bir işin ehli olmak, künhüne vakıf olmak, girdisini çiktısını bilmek.
bir şeyi parmaklarında oynatabilmek Fiil
bir şeyi korumakla görevli olmak Fiil
bir servete kendi başına sahip olmak Fiil
bir şeyin zilyedi olmak Fiil
bir şeye sahip olmak Fiil
vicdan azabı çekmek, vicdanen muazzep olmak.
It will be on my conscience: İçimi rahatsız edecek/vicdan azabı çekeceğim.
çok meşgul olmak Fiil
aklını bir şey kurcalamak Fiil
bir şey tedirgin etmek Fiil
bir şey dilinin ucunda olmak Fiil
bir şey adına olmak Fiil
bir şeye yetkili olmak Fiil
bir şeyi anlayabilmek Fiil
(zamanı gelince kullanmak üzere) saklamak, el altında/hazır bulundurmak.
bir şeyi kendi kazanmak Fiil
bir şeyi kendi harcamak üzere saklamak Fiil
ailesinden bir şey saklamak Fiil
bir şeyi birinin koruması altına vermek Fiil
birinin takdirine bırakmak Fiil
bir şeyi daima kendine kural edinmek Fiil
mazeret olarak ileri sürmek Fiil
huy edinmek Fiil
bir şeye kendi başına malik olmak Fiil
bir şeyi dilediği gibi ertelemek Fiil
var kuvvetiyle/bütün gücüyle çalışmak, gayretle işe sarılmak/koyulmak, kendini tamamen işine vermek.
yaşlılığı için biriktirmek Fiil
unut(tur)mak, aklından çıkarmak.
bir şeyi kafasından atmak Fiil
bir şeyi birinin ulaşamayacağı yere koymak Fiil
zorla kabul ettirmek Fiil
birinin gırtlağına basmak Fiil
zorla kabul ettirmek, sıkboğaz etmek, ister istemez razı etmek.
ödev bilmek Fiil
birinin ardından laf söylemek Fiil
homurdanmak, sözü gevelemek.
birinin yüzüne karşı birşey söylemek Fiil
birşeyi birine açıkça söylemek Fiil
birşeyi birinin yüzüne söylemek Fiil
birşeye birinin açısından bakmak Fiil
birşeyi birinin gözünden görmek Fiil
birşeyi birinin açısından görmek Fiil
bir şeye değer biçmek hizmetlerine yüksek değer biçmek Fiil
kendini savunmak için bir şey söylemek Fiil
kendini savunmak için bir sav ileri sürmek Fiil
kolayca başarmak/yapıvermek.
bir konu hakkında milletvekiline başvurmak Fiil
bir işi kendiliğinden/yalnız başına yapmak.
bir şeyin biri için işten bile olmaması
bir şeyi eliyle tartmak Fiil
bir şeyi zihninde tartmak Fiil
bir şeyi kendi el yazısı ile yazmak Fiil
bir şeyi kendi eliyle yazmak Fiil
birşeyi birşey olarak kabul etmek Fiil
birşeyin birşey olduğunu kabul etmek Fiil
birşeyin birşey olduğunu varsaymak Fiil
birşeyi birşey olarak görmek Fiil
birşeyin birşey olmasını kabul etmek Fiil
birşeyle birşey arasında bağlantı kurmak Fiil
birşeyi birşeyle ilişkilendirmek Fiil
birşeyi birşeye atfetmek Fiil
birşeyi birşeye bağlamak Fiil
birşeyi birşey için temel almak Fiil
birşeyi birşey temeli üzerine kurmak Fiil
birşeyi birşeye dayandırmak Fiil
birşeyi birşey üzerinden ücretlendirmek Fiil
birşeyin ücretini birşey üzerinden hesaplamak Fiil
birşeyi birşey olarak seçmek Fiil
birşeyi birşeyden çıkarmak Fiil
birşeyin birşey olduğunu söylemek Fiil
birşeyi birşeye dâhil etmemek Fiil
birşeyi birşeyle ifade etmek Fiil
birşey aracılığıyla birşeyi açığa vurmak Fiil
birşeyi birşeyle kaynaştırmak Fiil
birşey için birşey ödemek Fiil
birşeyi birşeye sürtmek Fiil
birşeyin birşey olduğunu anlamak Fiil
birşeyin birşey olduğunu tespit etmek Fiil
birşeyi birşeyin kapsamına almak Fiil
birşeyi birşeye eklemek Fiil
birşeyi birşeye dâhil etmek Fiil
birşeyi birşeye dâhil etmek Fiil
birşeyi birşeyin kapsamına almak Fiil
birşeyi bir yere ilk kez sokmak Fiil
birşeyi birşeyden korumak Fiil
birşeyi birşeye sokmak Fiil
birşeyin içini birşeyle kaplamak Fiil
birşeyi birşeyle astarlamak Fiil
birşeyi birşeye dönüştürmek Fiil
birşeyi birşey haline getirmek Fiil
birşey için birşey gerekli olmak Fiil
birşey için birşey gerekmek Fiil
birşey aracılığıyla birşey edinmek Fiil
birşeyi sanki başka birşeymiş gibi göstermek Fiil
birşeyi model alarak şekillendirmek Fiil
birşeyi birşeye saplamak Fiil
birşeyi birşeye batırmak Fiil
birşeyi birşeye sokmak Fiil
birşeyi birşeyin içine itmek Fiil
birşeyi birşeyin içinden geçirmek Fiil
birşeyi birşeyden sokmak Fiil
birşeyi birşeyle parlatmak Fiil
birşeyi birşeye yeğlemek Fiil
birşeyi birşeyden fazla önemsemek Fiil
birşeyi birşey olarak tahmin etmek Fiil
birşeyi aşağı yukarı birşey olarak hesaplamak Fiil
birşeyi birşeye tercih etmek Fiil
birşeyi birşeyden fazla önemsemek Fiil
birşeye birşey katmak Fiil
birşeye yatırım yapmak Fiil
birşeye birşeyi hasretmek Fiil
birşeye para yatırmak Fiil
birşeyi birşey olarak tanımak Fiil
birşey için birşeyi salık vermek Fiil
birşey için birşeyi tavsiye etmek Fiil
birşey için birşeyi önermek Fiil
birşeyi birşey olarak görmek Fiil
birşeyi birşey saymak Fiil
birşeyi birşey kabul etmek Fiil
birşeyi bir yerden çıkarmak Fiil
birşeyi birşey olarak göstermek Fiil
birşeyi birşey haline getirmek Fiil
birşeyi birşeye dönüştürmek Fiil
birşeyin birşey olmasını sağlamak Fiil
birşeyi birşey kılmak Fiil
birşeyi birşeye göre boyutlandırmak Fiil
birşeyi birşeyin ışığında görmek Fiil
birşeyi ele alırken birşeyi göz önüne almak Fiil
birşeyi birşey olarak görmek Fiil
birşeyi birşey olarak kabul etmek Fiil
birşeyin birşey olduğunu düşünmek Fiil
birşeyi birşey olarak biçimlendirmek Fiil
birşeyi birşey biçimine sokmak Fiil
birşeyi birşeyin üzerine sürmek Fiil
birşeyi birşeye yaymak Fiil
birşeyi birşeye sürmek Fiil
birşeyi birşeye ayırmak Fiil
birşeye birşey sürmek Fiil
birşeyi birşey temelinde düzenlemek Fiil
birşeyi birşey sanmak Fiil
birşeyi birşey olarak kabul etmek Fiil
birşeyi birşeye yöneltmek Fiil
birşeyle birşeyin farkını anlamak Fiil
birşeyden birşey olduğunu anlamak Fiil
birşeyden birşeyi çıkarmak Fiil
birşeyden birşeyi anlamak Fiil
birşeye bakarak birşeyi anlamak Fiil
birşeyin değerini birşey olarak belirlemek Fiil
birşeyin birşey olduğunu düşünmek Fiil
birşeyi birşey olarak kabul etmek Fiil
birşeyi birşeye dâhil etmek Fiil