1. dokunaklı, hazin, acıklı, müessir, etkili.
    a touching scene of farewell: dokunaklı bir veda sahnesi.
  2. teğet, dokunan.
  3. hakkında, … ile ilgili olarak, -e dair/müteallik.
    He addressed them touching futureplans: Müstakbel
    plânlar hakkında onlara bilgi verdi.
dokunaklı olay
dokunaklı hikâye
acıklı bir ses