1. süprüntü, çöp, çerçöp, döküntü, değersiz şey.
    trash can: çöp tenekesi.
  2. saçma, zırva.
  3. değersiz/bayağı adam.
  4. avam, ayaktakımı.
  5. kötü eser.
  6. çalı-çırpı.
  7. özü çıkarılmış şeker kamışı, küspe.
  8. tasma.
  9. şekerkamışının dış yapraklarını budamak.
  10. çöplerini ayıklamak, temizlemek.
  11. budamak, lüzumsuz/kuru dalları kesmek.
  12. döküp saçmak, yıkmak, tahrip etmek, birbirine katmak, darmadağın etmek, çöplüğe çevirmek.
    He trashed
    his room in a fit of rage.
  13. geciktirmek, engellemek.
  14. hayvanı tasma ile bağlamak.
(US) ayaktakımı
hergele sürüsü
fakir beyaz insan (özellikle güney ABD'de yaşayan fakir beyazlar). İsim
çöp poşeti İsim
çöp torbası İsim
çöp tenekesi İsim, Atık Yönetimi
çöp kovası İsim, Atık Yönetimi
çöp kutusu İsim, Atık Yönetimi
(US) çöp tenekesi
(US) çöpleri yok etme
çöp yığını
çöplük
(US) çöplük
(US) çöp yığını
çöplük
(US) çöpleri ezen alet
çöp kamyonu İsim, Ulaşım