1. hendek, çukur, siper.
  2. hendek/çukur/siper kazmak.
  3. hendekli tahkimat yapmak, hendeklerle çevirmek.
  4. hendeğe/çukura yerleştirmek.
  5. oymak, eşmek, delmek.
hendek tipi dalga bariyeri İsim, İnşaat
yaklaşma siperi
bağlantı siperi
irtibat hendeği
siper kazmak Fiil
yangın siperi
okyanus çukuru İsim, Coğrafya
yatma çukuru, düşman ateşinden korunmak için içine girilen dar çukur. İsim
Mariana Çukuru İsim, Yer İsimleri
trençkot, yağmurluk.
trençkot İsim, Tekstil Sanayii
siper humması: Birinci Dünya Savaşında siperlerde savaşan askerlerde görülen ve bitlerden ilerigelen hastalık.
soğuk ve rütubetten ilerigelen ayak hastalığı.
kama, yakın savaşta kullanılan kesici silah.
siper havanı, düşman siperlerine atış yapan havan topu.
Vinsan anjini: basil ve spiral bakterilerin sebep olduğu bir boğaz yangısı.
tecavüz etmek Fiil
(a) bozmak, ihlâl etmek, müdahele etmek, tecavüz etmek.
to trench upon someone's property/someone's
rights. (b) yaklaşmak, yakın gelmek, sınırında olmak.
His speech trenched closely on treason: Söylediği nutuk ihanet gibi bir şeydi.
siper sığınağı, siper içinde yapılan sığınak.
birinin malına tecavüz etmek Fiil
birinin malına mülküne zarar vermek Fiil
birinin haklarına tecavüz etmek Fiil
birinin dinlenme vaktinden çalmak Fiil
siper harbi.