if not

English-Turkish Translation

  1. Conjunction hatta
  2. aksi takdirde, hiç olmazsa, … değilse (de), … olmasa bile.
    Her clothes are neat, if not stylish:
    Elbiseleri modaya uygun olmasa bile, zarif.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

nothing if not
çok, son derece.
He was nothing if not clever: Çok zeki idi.
He is nothing if not generous: Son derece cömerttir.
money refunded if not satisfied
beğenilmediği takdirde para iade olunur
most, if not all, ...
neredeyse hepsi ...
most, if not all, ...
neredeyse tamamı ...
most, if not all, ...
tamamına yakını ...
act as if one were (sth one is not
taslamak Verb
as if this was not enough
bütün bunlar yetmezmiş gibi, bunlar da yetmezmiş gibi, üstüne üstlük Adverb
as if this were not enough
bütün bunlar yetmezmiş gibi, bunlar da yetmezmiş gibi, üstüne üstlük Adverb
if a difficulty does not come up
bir aksilik çıkmazsa
if I am not mistaken
yanılmıyorsam Adverb
if I'm not mistaken
yanlış hatırlamıyorsam Adverb
if this is not inconvenient to you
sizce bir mahsuru yoksa
it's not as if
doğru değil, aslı yok, sebebi … değil, … için değil.
It isn't as if she weren't/isn't pretty = It
isn't as if she were/is ugly: Güzel olmadığı (çirkin olduğu) doğru değil (= Güzel olmasına güzel!)
I don't understand why she likes him so much, It isn't as if he's good looking at all: Onun nesine âşık bilmem, herhalde güzelliğine değil.
English-Turkish phrases from Zargan's own database