mil e age

English-Turkish Translation

  1. mil hesabıyla uzaklık
  2. mil başına verilen ücret
  3. yük vagonları için mil hesabı ile verilen kira
  4. (US) şimdiye ve geleceğe ait değer veya yarar
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

mil e age allowance
kilometre başına verilen ücret
mil e age car
(demiryolu) kur başına kiralanan vagon
mil e age charge
kur başına alınan ücret
mil e age rate
(araba) kilometre ücreti
mil e age recorder
kilometre saati
mil e age tax
(US) yük taşıma vergisi
mil e age ticket
(US) bilet
pay on a mil e age basis
km başına ücret hesaplamak Verb
mil (e) age
mil başına verilen ücret
mil (e) age
mil hesabıyla uzaklık
mileage
(belirli bir süre içinde mil olarak) alınan yol, (özellikle) bir arabanın yaptığı toplam yol.
When
one buys an old car, one usually asks what mileage = milage it has done. What's the mileage = milage on your car?
Low mileage = milage car: az kullanılmış araba.
Noun
mileage
(mil olarak) uzaklık, uzunluk, mesafe. Noun
mileage

mileage = milage allowance ile ayni anlama gelir. (mil başına verilen) yolluk/harcırah.
He
gets mileage = milage on trips he makes for the company.
Noun
mileage
(mil başına ödenen) taşıma ücreti, nakliye. Noun
mileage
(1 litre/galon benzinle) alınan yol.
We get good mileage = milage on this new car: Bu yeni araba az benzin yakıyor. Noun
mileage
(bir şeyden sağlanan) yarar, fayda, çıkar, menfaat.
There is more mileage = milage in this policy:
Bu siyaset daha çok çıkar sağlayabilir.
He was getting mileage = milage out of this: Bundan çok çıkar sağlıyordu.
Noun
mileage

mileage = milage ile ayni anlama gelir. (mil başına verilen) yolluk/harcırah.
He gets mileage
= milage on trips he makes for the company.
English-Turkish phrases from Zargan's own database